SEYYİD VEHBÎ’NİN DİVANINDA YER ALMAYAN BİR KASİDESİ

Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013, p.299-314, ANKARA-TURKEY

Ki benem mu‘cize-gû şâ‘ir-i Nef ‘î-lehçe
Kadrüm inkâr edemez nâdire-gûyân-ı zamân
Seyyid Vehbî
ÖZET
Şiir mecmuaları çeşitli şiirleri derlemekle birlikte yazıldığı devrin
sanat ve kültür birikimini de bir araya getirirler. Nazire mecmuaları
nazire geleneğini ve şairler arası etkileşimi örnekleriyle gözler önüne
sererken, farklı konular etrafında toplanan ya da -tamamen
okuyucunun zevkine göre gelişigüzel toplanan- şiir defterleri edebiyat
tarihini bir bütünlük içinde görmemize olumlu katkılar sağlar. Bu
nedenle nazire mecmuaları ya da diğer şiir mecmuaları, divan şiiri
araştırmalarının başlıca kaynaklarındandır. Genel olarak baktığımızda
mecmuaların divan edebiyatı araştırmalarına katkıları üç başlıkta
toplanabilir. İlk olarak mecmualar, içerdikleri zengin malzeme ile
dönemin şiir zevkini yansıtırlar. Mecmua sayfalarını dolduran şiirler,
nazire yazılacak kadar ya da şiir defterine kaydedilecek kadar beğenilen
şiirlerin tespit edilmesini sağlar. İkinci olarak edebiyat tarihinde adı
geçmeyen şairlerin tanınmasına yardımcı olur, üçüncü olarak ise
yaşadığı dönemde ve sonrasında tanınan şairlerin bilinmeyen şiirlerini
edebiyat araştırmacılarının istifadesine sunar. Mecmualar, divan sahibi
olmayan şairlerin tanınmasına olanak sağlamanın yanı sıra tanınmış
şairlerin divanlarının herhangi bir nüshasında yer almayan şiirlerinin
edebiyat tarihine kazandırılmasında önemli rol oynar. Bu sayede divan
şairinin tüm şiirlerini içeren mükemel divana bir adım daha yaklaşma
imkânı doğar. Bu vesileyle biz de yazımızda şiir mecmualarının divan
şiiri araştırmalarına katkılarını genel olarak değerlendirdikten sonra
Topkapı Sarayı Kütüphanesinde bulunan Sıhhat-nâme ve Sûr-ı Hıtâna
Müteallik Kasâid başlıklı şiir mecmuasında yer alan Seyyid Vehbî’nin
“sıhhatnâme kasidesi”nin transkripsiyonlu metnini yayımlayacağız.
Böylece on sekizinci yüzyılın önemli şairlerinden Seyyid Vehbî’nin otuz
bir nüshaya dayalı divan neşrinde bulunmayan bir kasidesi literatüre
kazandırılırken yeni bir sıhhatnâme metni araştırmacıların istifadesine
sunulacaktır.
Anahtar Kelimeler: Mecmua, divan şiiri, sıhhatname, kaside,
Seyyid Vehbi

* Doç. Dr., Çukurova Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, El-mek: hgokalp@cu.edu.tr
300 Haluk GÖKALP
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
THE KASİDE THAT DOESN’T TAKE PLACE IN DİVAN OF
SEYYİD VEHBİ
ABSTRACT
Perodicals include kinds of poems. In addition they comprise
artistic and cultural accumulation when they were written. Pastiche
collections give knowledge abaut pastiche tradition and interactions
between poets. Poem notebooks which can collect diffrent subjects
contribute to history of literatüre. So, pastiche collections or other
collections are one of the main source of classical poetry. Contributions
of periodicals to classical school of poetry investigating, may be
collected with three groups. Firsh of all, periodicals reflect the plcasure
of poem when they were written and poems which were approued can
be determined. Second one, they contribute to recognition of poets who
weren’t mentioned in history of literature. Third one, investigetors can
benefit from periodicals for poems which weren’t mentioned in poet’s
divan which include their poems. By this way, investigators can collect
all poems of poet. İn this study, we evalvated the contributions of
periodicals to classical poetry investigators. And than we are going to
publish Seyyid Vehbi’s kaside in “Sıhhatname ve Sur-ı Hıtana Müteallik
Kasaid” which was found from Topkapı Palace Library. With this study,
Seyyid Vehbi’s poem which weren’t mentioned in other 31 copy is going
to be presented to investigator’s advantage.
Key Words: periodicals, sıhhatname, kaside, Seyyid Vehbi,
Otoman portry
Şiir mecmuaları çeşitli şiirleri derlemekle birlikte yazıldığı devrin kültürel ve edebî
birikimini de bir araya getirirler. Nazire mecmuaları nazire geleneğini, şairler arası etkileşimi
örnekleriyle gözler önüne sererken, farklı konular etrafında toplanan ya da -tamamen okuyucunun
zevkine göre gelişigüzel bir araya getirilen- şiir defterleri, edebiyat tarihini bir bütünlük içinde
görmemize olumlu katkılar sağlar. Bu nedenle nazire mecmuaları ya da diğer şiir mecmuaları,
divan şiiri araştırmalarının başlıca kaynaklarındandır. Genel olarak baktığımızda mecmuaların
divan edebiyatı araştırmalarına katkıları üç başlıkta toplanabilir. İlk olarak mecmualar, içerdikleri
zengin malzeme ile dönemin şiir zevkini yansıtırlar. Mecmua sayfalarını dolduran şiirler, nazire
yazılacak kadar ya da şiir defterine kaydedilecek kadar beğenilen şiirlerin tespit edilmesini sağlar.
İkinci olarak mecmualar, edebiyat tarihinde adı geçmeyen şairlerin tanınmasına yardımcı olurlar.
Üçüncü olarak ise şiir mecmuaları, yaşadığı dönemde ve sonrasında tanınan şairlerin divanlarında
veya başka kaynaklarda yer almayan şiirlerini edebiyat araştırmacılarının istifadesine sunarlar.
Böylece divan şairinin tüm şiirlerini içeren mükemmel divana bir adım daha yaklaşma imkânı
doğar.
Eski Türk edebiyatında mecmualarla ilgili yapılan araştırmalara baktığımızda yapılan
çalışmaların genellikle yukarıda sıraladığımız üç başlık etrafında toplandığını görürüz. Bu
çalışmalar sayesinde daha önce duyulmamış nice şair, eser ve manzume edebiyat tarihine
kazandırılmıştır. Bu noktada yalnızca mecmualarda yer alan ve başka bir nüshası bulunmayan eser
ya da manzumeler içinde Türk edebiyatının en önemli eserlerinin de bulunduğunu belirtmek
gerekir. Bunlar içinde Hoca Dehanî, Şeyyad Hamza, Ahmed Fakih, Gülşehrî ve Ahmedî gibi
önemli şahsiyetlerin eserleri de bulunmaktadır. Türk edebiyatı tarihi araştırmalarında mecmuaların
Seyyid Vehbî’nin Divanında Yer Almayan Bir Kasidesi 301
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
önemini anlamak için yalnızca mecmularda bulunan eserlerin bazılarının adlarını zikretmek faydalı
olacaktır.
Hoca Dehânî’nin kaside ve gazellerini Eğridirli Hacı Kemal’in Câmi’u’n-Nezâ’ir, Ömer
bin Mezîd’in Mecmu’atü’n-Nezâir ve Köprülü Kitaplığındaki bir mecmuadan öğreniriz. Şeyyad
Hamza’nın 50 beyitlik mersiye kasidesi Milli Ktp. N.3772 deki mecmuada yer almaktadır. Ahmed
Fakih’in Çarhname’sini Eğridirli Hacı Kemal’in Câmi’u’n-Nezâ’ir’inden öğreniriz. Yine Ahmed
Fakih’in Kitâbu Evsâfı Mesâcidi’ş-Şerîfe’sinin bilinen tek nüshası British Museum Or. 9848’deki
bir mecmuadadır. Gülşehrî’nin Arûz-ı Gülşehrî adlı Farsça eserinin tek nüshası Millet Ktp’de
Farsça Yazmalar 517’de kayıtlı Mecma’ü’r-resâil içerisindedir. Ahmedî’nin Bedâyi’u’s-Sihr fî-
Sanâyi’i’ş-Şi‘r adlı Farsça risalesinin tek nüshası Konya Mevlânâ Müzesi 2540 numaralı
mecmuada yer alır. Yusuf-ı Meddah’ın Farsça Hâmûş-nâme’si Köprülü Kütüphanesi no 1597’deki
bir mecmuada yer alır. Elvan Çelebi’nin menâkıbnamesi dışındaki eserlerini (gazeller) Câmi’u’nNezâ’ir
ve Millet Ktp Ali Emirî no 543 deki nazire mecmuasından buluruz. Müretteb bir divanı
olmayan Melîhî’nin şiirleri Eğridirli Hacı Kemal’in Câmi’u’n-Nezâ’ir’i ve Edirneli Nazmî’nin
Mecma’ün-Nezâ’ir’inde bulunur. Henüz divanı ele geçmemiş olan Zeynep Hanım’ın şiirlerini
Pervâne Bey Mecmuası’nda görme fırsatı buluruz. Tekke şairi Kaygusuz Abdal’ın Gevhernâme’si
XV. Yüzyıldan kalan bir mecmuada bulunur. Türk edebiyatında yazılan ilk gül ve bülbül
hikâyesinin sahibi Rıfâî’nin Bülbül-nâme’sini Paris Milli Ktp. Farsça Yazmalar no 2147’deki
mecmuada buluruz. Söz konusu örneklerin sayısını çoğaltmak mümkündür.1
Divan sahibi olmayan şairlerin şiirlerini mecmualardan yararlanarak bir araya getiren
araştırmaların sayısı hiç de az değildir. Bu şairlerin yayımlanan şiirleri, şiir mecmualarından
yararlanılarak ortaya konmuştur. Ayrıca araştırmacılar mecmualardan yararlanarak, divan sahibi
olan ya da bazı eserleri bilinen şairlerin bilinmeyen ya da divanlarında olmayan şiirlerini de
edebiyat tarihine kazandırmışlardır. Amrî2
, Figânî3
, Haydarî4
, Selikî5
, Rahmî, Fevrî6
, Mânî7
,
Kabûlî8
, Fuzulî9
, Bâkî10
, Nef‘î11
, Seyyid Nesîmî12
, Âşık Paşa13, Aydınlı Visâlî14
, Behiştî15, Vasfî16
,

1
Söz konusu örnek eserler şu eser taranarak belirlenmiştir: Şentürk, Ahmet Atilla- Ahmet Kartal (2004) Eski Türk
Edebiyatı Tarihi, Dergâh Yayınları, Ankara.
2 Çavuşoğlu, Mehmet, (1979), Amrî Dîvanı Tenkidli Basım, İstanbul: İÜEF Yayınları.
3 Karahan, Abdülkadir, (1966), Kanuni Sultan Süleyman Çağı Şairlerinden Figani ve Divançesi, İstanbul: İstanbul
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları.
4 Kılıç, Filiz- Orhan Kurtoğlu ve Tuncay Bülbül, (2008), Deniz Ali Baba Dergâhı Postnişini Haydar Cemil Baba
(Haydarî) ve Şiirleri, Ankara: GÜ Türk HAMER Yayınları
5 Zülfe Ömer, (2006), On Altıncı Yüzyıl Şairi Selîkî ve Şiirleri, İstanbul: Edebiyât Yayınevi.
6 Tarlan, Ali Nihad, (1948), Şiir Mecmualarında XVI ve XVII. Asır Dîvan Şiiri: Rahmî ve Fevrî, İstanbul: İstanbul
Üniversitesi Yayınları.
7 Demirel, Şener, (1999), “16. Yüzyıl Divan Şairlerinden Mânî”, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 9/1, s.25-
51.
8 Duyar, Hidayet, (2009), “On Altıncı Yüzyıl Şairlerinden Kabûlî’nin Şiirleri”, Türkoloji Araştırmaları, 4 / 2, s.307-362.
9 Küçük, Sabahattin, (1989), “Fuzûlî’nin Yeni Bir Şiiri”, Fırat Üniversitesi Dergisi (Sosyal Bilimler), 2, s.245-248.;
Küçük, Sabahattin, (1988), “Fuzûlî’nin Bâkî Üzerindeki Tesiri ve Divanında Yer Almayan Bir Şiiri Hakkında”, Millî
Kültür, 60, s.5-8.
10 Kesik, Beyhan (2012) Bazı Şiir Mecmualarından Hareketle Basılı Divanlarda Bulunmayan Bâkî Mahlaslı Şiirler,
Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Yıl: 5 Sayı: 9.
11 Kemal Edib, (1949), “Nef’î’nin Bilinmeyen Birkaç Şi’ri”, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi
Dergisi, 7/2, s.287-294.
12 Köksal, M. Fatih, (2000), “Seyyid Nesîmî’nin Bilinmeyen Tuyuğları”, Journal of Turkish Studies – Türklük Bilgisi
Araştırmaları (Âgâh Sırrı Levend Hatıra Sayısı I), 24, s.187-208.; Köksal, M. Fatih, (2009), “Seyyid Nesîmî’nin
Yayımlanmamış Şiirleri”, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi, 50, 77–135.
13 Tavukçu, Orhan Kemal, (1995), “Âşık Paşa'nın Bilinmeyen Bazı Gazelleri ve Bir Mesnevisi”, Yedi İklim, 62, s.51-55.
14 Mermer, Ahmet, (2002), “XV. Yüzyılda Yazılmış Bilinmeyen Bir Nazire Mecmuası ve Aydınlı Visâlî’nin Bilinmeyen
Şiirleri”, Millî Folklor, 56, s.75-94.
15 Aydemir, Yaşar, (2000), Behiştî Dîvânı, Ankara: MEB Yayınları.
302 Haluk GÖKALP
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
Basırî17
, Revanî, Hayretî, Haverî, Ahî, Peyamî, Sani18, Ubeydî, Aşkî, Şem‘î, İşretî19, Ulvî, Me’âlî,
Nihânî, Feyzî, Kâtibî20, Râmî21, Hasanoğlu22, Şefkat23
, Müsevvidzâde Osman Cemâl24, Mehmet
Emirî25, Eyyüb, Muhlis26
, Bursalı Rahmî27 bunlardan bazılardır.28
Şiir mecmuaları, edebiyat tarihinde yer almayan şairlerin ya da bilinmeyen şiir ve eserlerin
tanınmasına kaynaklık ederken edebiyat geleneğinin nasıl şekillendiği hakkında önemli bilgiler
edinmemizi sağlar. Daha önce belirttiğimiz üzere nazire geleneğini gözler önüne seren nazire
mecmuaları, şairlerin birbirleriyle olan ilişkilerini, birbirlerini ne ölçüde etkilediklerini anlamamıza
yarar. Yine bu mecmualardaki veriler, mahlasdaş şairlerin birbirinden ayrılmasında, gelenek
oluşturan şiirlerin ilk örneklerinin kime ait olduğunun anlaşılmasında ya da kayıp bir manzumenin
beyit sayısının anlaşılması gibi çeşitli teknik konularda da bilgi edinmemizi sağlar. Belirli konular
etrafında toplanan mecmualar ise dönem insanının ya da edebiyat çevrelerinin hangi konulara ilgi
gösterdiğinin anlaşılmasında katkılar sağlar. Örneğin “naat, maktel, sûr-nâme,” gibi çeşitli türler
etrafında yazılan mecmualar; “müstezad, tuyuğ” gibi farklı nazım şekillerini kapsayan mecmualar;
Mevlânâ methiyeleri gibi din ve devlet büyüklerine yönelik yazılan methiyeleri toplayan
mecmualar veya belirli bir tarikat, zümreye mensup şairlerin şiirlerini içeren mecmualar, adı geçen
konular etrafında belirli bir gelenek oluşturduğunu göstermenin yanı sıra çeşitli konularla ilgili
derli toplu kaynaklar sunarak araştırmacılar için cazibe merkezi olmaktadırlar.
Topkapı Sarayı Müzesi Revan Kitaplığı 826 numarada kayıtlı olan Sıhhat-nâme ve Sûr-ı
Hıtâna Müteallik Kasâid adlı mecmua da belirli konu etrafında yazılan mecmualar arasında yer
alır. Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Kataloğu’nda künye ve içeriğine yer
verilen eserden ilk kez Mehmet Arslan bahseder. Arslan, Türk Edebiyatında Manzum Surnâmeler
adlı çalışmasında “İçerisinde Surname Niteliği Taşıyan Bölümler Bulunan Bazı Eserler” başlığı
altında söz konusu mecmuayı da zikreder:
“Bu eser III. Sultan Ahmed’in (salt. yıl.1703-1730) 1720 (1132) yılında hastalıktan
iyileşmesi üzerine zamanın şairleri tarafından yazılan “Sıhhat-nâme Tarihleri” ile kasidelerini ve
III. Ahmed’in şehzâdeleri Süleyman, Mustafa, Mehmed ve Bazyezid’in sünnet düğünleri üzerine
yazılan “Sûriyye Tarihleri” ve “Sûriyye” Kasidelerini ihtiva etmektedir. Eserde bir de Osmanzâde

16 Çavuşoğlu, Mehmet, (1980), Vasfî Dîvanı Tenkidli Basım, İstanbul: İÜEF Yayınları. Ayrıca Karasoy, Yakup (2008)
“Vasfi’nin Bilinmeyen Bir Mersiyesi” Türkiyat Araştırmaları Dergisi, 24, s.2-6.
17 Kartal, Ahmet, (2006), Basîrî ve Türkçe Şiirleri, Ankara: Akçağ Yayınları
18 Tarlan, Ali Nihad, (1949), Şiir Mecmualarında XVI ve XVII. Asır Dîvan Şiiri: Revanî – Hayretî – Haverî – Ahî –
Peyamî – Sani, İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları.
19 Tarlan, Ali Nihad, (1948), Şiir Mecmualarında XVI ve XVII. Asır Dîvan Şiiri: Ubeydî – Aşkî - Şem‘î – İşretî, İstanbul:
İstanbul Üniversitesi Yayınları.
20 Tarlan, Ali Nihad, (1948), Şiir Mecmualarında XVI ve XVII. Asır Dîvan Şiiri: Ulvî – Me’âlî – Nihânî – Feyzî – Kâtibî,
İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları.
21 Erdoğan, Kenan, (2008), “Bir Bektaşî Şairi: Üsküdarlı Rızâ Râmî ve Yeni Bulunan On İki Şiiri”, Türk Kültürü ve Hacı
Bektaş Velî Araştırma Dergisi, 47, s.51-66.
22 Ergun, Sadettin Nüzhet, (1928), “Hasanoğlu ve Yeni Bir Gazeli”, Milli Mecmua, 107, s.1721-1722.
23 Kılıç, Filiz, (2009), “Tezkire Yazarı Şefkat ve Tespit Edilebilen Şiirleri, International Journal of Central Asian
Studies, 13, s.355-364.
24 Fedai, Ahmet Harid, (1997), “Yüzyılımızın Başlarında Kıbrıs'ta Bir Şiir Mecmuası ve Müsevvidzade Osman Cemal
Efendi”, IX. Milli Türkoloji Kongresi, 15-19 Eylül 1997.
25 Felek, Özgen (1999), “Mehmet Emirî Efendi ve Şiirleri”, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 9/1, s.53-78.
26 Kaya, Önal, (1991), “Eyyüb ve Muhlis’in Şiirleri”, Türkoloji Dergisi, IX/1, s. 99-119.
27 Küçük, Sabahattin, (1993), “16. Yüzyıl Şairlerinden Bursalı Rahmî Çelebi ve Şiirleri”, MÜFEF Türklük Araştırmaları
Dergisi, 7, s.423-472.
28 Bu bölümde anılan şairlerin tespitinde şu makaleden yararlanılmıştır: Gıynaş, Kamil Ali (2011), “Şiir Mecmuaları
Hakkında Yapılan Çalışmalar Bibliyografyası” Selçuk Üniversitesi/Edebiyat Fakültesi Dergisi/ Yıl: 2011, Sayı: 25, s.
245-260.
Seyyid Vehbî’nin Divanında Yer Almayan Bir Kasidesi 303
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
Efendi’nin “Sûriyye Kıt‘ası” bulunmaktadır. 69 varak olan eserde değişik vezinlerle ve muhtelif
şairler tarafından yazılmış 50 manzume yer almaktadır. Eserin 17b’ye kadar olan kısmı sıhhatnâme
kaside ve tarihleri; 17b’den sonrası ise suriyye kaside ve tarihlerini ihtiva etmektedir. Eserde
şu şairlerin sıhhat-nâmeleri: “Kâmî Efendi, Râşid Efendi, Pîrîzâde Sâhib Efendi, Seyyid Vehbî
Efendi, Sâmî Efendi, Gümrükçüzâde Hüseyin efendi, Nedim Efendi, Hayatîzâde Efendi, Edîb,
Sa‘dî”; şu şairlerin sûriyye kasideleri “Seyyid Kelîm Efendi, Diyârbekrî Muhammed Efendi,
Vehbî, Râzî Efendi, Hâfız Gussî Efendi, Zâhî Efendi, Şehdî Efendi”; şu şairlerin de suriyye
tarihleri bulunuyor: “Seyyid Fâ’iz Efendi, Mirzâzâde Sâlim Efendi, Kâmî Efendi, Trabzonî Sâlim
Efendi, Osmânzâde Efendi, Hıfzî Efendi, Sa‘dî, Dürrî Birâderi Sa‘dî, Hayâtîzâde Efendi, Tabîb Ali
Efendi, Mâcid Efendi, Ferîd, Vesîm, Pîrîzâde Muhammed Sâ’ib, Râşid Efendi, Fâ’iz Efendizâde
Seyyid Vâkıf Efendi, Necîb Refî‘, Seyyid Fâ’iz, Fevzî, Vehbî, Mektupçu İzzet Bey, Üsküdârî Şâfî
Ahmed Efendi, Hâfiz, Münîb, lâ-edrî, Şâmî Muhammed Efendi, Mahdûmî, Medhî Efendi; bir de
Osmânzâde Efendi’nin tarih kıt’ası yer almaktadır.
Nüsha Tavsîfi:
Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Revan No: 826.
230-140 mm. Ölçülerinde, âharlı krem kâğıt, 69 varak. Sahifede güzel ta‘likle 76 mm uzunluğunda
15 satır. Eser, XVIII. Yüzyılda istinsah edilmiştir. Müstensih belli değil. Serlevha müzehheb, söz
başları ve cetveller altın yaldızlı. Mıklepli, kabartma yaldızlı şemseli, kahverengi deri cilt. Her
sahife altın yaldızla 165-85 mm. ebadında cetvelli. Mihrabiyesi var. 17b’ye kadar sıhhat-name,
devamı sûriyye tarihleri ve kasideleridir.”
29
Mehmet Arslan daha sonra “Sıhhat-nâmeler” başlıklı yazısında Sıhhat-nâme ve Sûr-ı Hıtâna
Müteallik Kasâid adlı mecmuadaki metinlerden yola çıkarak sıhhat-nâme türünü etraflıca tanıtır.30

Haluk Gökalp ise “Divan Şiirinde Sıhhat-nâmeler” adlı makalesinde söz konusu mecmua ile
birlikte muhtelif divanlardan yararlanarak yaklaşık kırk sıhhat-nâme örneği tespit ederek türünün
genel özelliklerini ortaya koyar.31 Yukarıda zikredilen her iki çalışmada da bazı örnek metin ve
beyitlere yer verilmekle birlikte mecmuada yer alan sıhhat-nâme manzumeleri neşr edilmemiştir.32
Sıhhat-nâme ve Sûr-ı Hıtâna Müteallik Kasâid adlı mecmuada kaside ve tarih manzumeleri
bulunan şairler içinde, adları fazlaca duyulmamış şairler bulunduğu gibi Nedim, Sâmî, Kâmî,
Râşid, Osmanzâde gibi şöhretli şairler de bulunmaktadır. Bunlardan biri de XVIII yüzyılın tanınmış
şahsiyetlerinden biri olan Seyyid Vehbî’dir. Nâbî çizgisinde şiirler yazan, ancak Nedim’den de
izler taşıyan Seyyid Vehbî’nin divanında XVIII. Yüzyıl divan şiiri birikimini çeşitli yönleriyle
bulmak mümkündür. Daha ziyade devlet büyüklerine yakınlık elde etmek için yazdığı çok sayıda
kasidesiyle dikkat çeken Seyyid Vehbî’nin bir diğer yönü ise sıhhat-nâme yazmasıdır. “Mevcut
bilgilere göre Seyyid Vehbî yedi sıhhat-nâme kasidesiyle en çok sıhhat-nâme yazan divan
şairidir.”33 Seyyid Vehbî’nin yedi sıhhat-nâme kasidesinin altısı divanında yer almaktadır. Sıhhatnâme
ve Sûr-ı Hıtâna Müteallik Kasâid başlıklı mecmuayı incelememiz sırasında “Sıhhat-nâme-i
Seyyid Vehbî Efendi” başlıklı kasideyi tespit ettiğimizde şairin divanına müracaat etmeyi uygun

29 Arslan, Mehmet (1999) Türk Edebiyatında Manzum Surnameler, Atatürk Kültür Merkezi Yayınları, Ankara, s. 114-
115.
30 Arslan, Mehmet,(2002) “Sıhhatnameler”, Türkler Ansiklopedisi, Ankara, Yeni Türkiye Yayınları, s. 776-790.
31 Gökalp, Haluk (2006), “Divan Şiirinde Sıhhat-nâmeler”, Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi, İstanbul, s.101-130.
32 Nurten İrday, Sıhhatnâme ve Sûr-ı Hıtâna Müteallik Kasâid Adlı Mecmua’da Yer Alan Sıhhatnâmeler (İncelemeMetin)
adlı Yüksek lisans çalışmasını 2012 senesi itibariyle sürdürmektedir. Çukurova Üniversitesi, Sosyal Bilimler
Enstitüsü, (Danışman: Doç. Dr. Haluk Gökalp).
33 Gökalp, Haluk (2006), “Divan Şiirinde Sıhhat-nâmeler”, s.107.
304 Haluk GÖKALP
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
bulduk.34 Ancak, mecmuada yer alan kasidenin Seyyid Vehbî Divanı’nda yer almadığını tespit ettik.
Mecmuadaki şiir başlığında şairin adının “Sıhhat-nâme-i Seyyid Vehbî Efendî” şeklinde açık
olarak yazılması, şairin sıhhat-nâmelere olan ilgisi, kasidenin dili ve üslubu gibi nedenler,
manzumenin Seyyid Vehbî’ye aidiyeti konusundaki şüphelerimizi ortadan kaldırmıştır.
Seyyid Vehbî’nin söz konusu kasidesi, sıhhat-name türü şiirlerde görülen hemen tüm
özellikleri havidir. Padişahın teb (humma, sıtma) hastalığına yakalanması ve iyileşmesini konu
edinilen şiirde türün benzer örneklerindeki sunum sırası ve şeklinin takip edildiğini görürüz.
Manzumede padişahın sağlığına kavuşması müjdelenmiş, hastalık hakkında bilgi verilmiş,
padişahın durumu, Cuma namazına bir kaç kez gidemeyişi, halkın ve âlemin duyduğu üzüntü,
kurbanlar adanması ve kesilmesi, hastalığın son bulması karşısında duyulan sevinç gibi konular
anlatılır. Ancak 82 beyitlik bu hacimli kasidede şair, methiye bölümüne geniş bir yer ayırmıştır. Bir
yandan hastalık sürecini, padişahın şifa bulması için adanan adakları, halkın ve meleklerin dua
edişini, sadakalar verilmesini, padişahın iyileşmesi için alınan tedbirleri anlatan şair, diğer yandan
medhiye yapma eğilimindedir. Sıhhat-nâmede yer alan fahriye beyiti de ilgi çekicidir. Şair,
kendisini mucize söyleyen Nef‘î dilli bir şair olarak sunmuştur. Sultan III Ahmed’in hastalığının
ramazan ayına rastlaması ise şaire farklı anlatım olanakları sunar. Seyyid Vehbî, tasvir ve
benzetmelerinde padişahın ramazan ayı sonunda iyileşmesi nedeniyle bayram ve ramazanla ilgili
zengin malzemeden yararlanır. Vehbî, çifte bayram, oruç, hilal, kurban vb. konular etrafında çeşitli
hayallere yer verir. Bu haliyle söz konusu sıhhat-nâme kasidesi, ramazâniyye ve ‘îdiyye türü
manzumelere yaklaşır. Aşağıda transkripsiyonlu metnine yer verdiğimiz -şairin divanında yer
almayan- söz konusu kasideyi, Seyyid Vehbî ve/veya sıhhat-nâme konulu araştırmalar için bilim
âleminin istifadesine sunarız.
~ı√√at-nâme-i Seyyid Vehbî Efendi
35

1 Minnet Allah’a şifâ buldı şehenşâh-ı cihân
¡Âlemüñ ¡îd-i mübârek-demi oldı rama≥ân
Nice ¡îd olmaya kim görmedik ¡âlemde da«ı
Böyle dem böyle §afâ böyle mübârek devrân
Gecesi fey≥-i fera√la se√er-i ¡îde na@îr
Gündüzi şev… u §afâdan dem-i nev-rûza nişân
[8a] Herkesüñ «â†ırı âsûde derûnı «urrem
Açılup göñli gözi ¡âlemüñ oldı «andân

34 Seyyid Vehbî Divanı’nın yurt içi ve yurt dışında otuz bir nüshasını tespit eden Hamit Dikmen, divanın karşılaştırmalı
metnini doktora tezi olarak hazırlamıştır: Dikmen, Hamit (1991), Seyyid Vehbi ve Divânı’nın Karşılaştırmalı Metni,
Basılmamış Doktora Tezi, Ankara Üniv., SBE, (Danışman: Hasibe Mazıoğlu).
35 “Fe’ilâtün (Fâ’ilâtün) fe’ilâtün fe’ilâtün fe’ilün (fa’lün)” vezniyle yazılan kasidede şair, bazı dizelerde
zihaf gibi vezin kusurlarının yanı sıra “vasl-ı ayn” ve ayınla biten sözcükleri açık hece olarak okuma
konusunda serbest davranmıştır.
Seyyid Vehbî’nin Divanında Yer Almayan Bir Kasidesi 305
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
5 Rama≥ân çıksa da bayramı göreydik der iken
Rama≥ânı bize ¡îd eyledi lu†f-ı Mennân
Evvelî gerçi küdûretle güzâr etmiş-idi
◊a… mükâfâtın edüp cebr-ile buldı pâyân
Ya¡ni teb †utmış-iken şîr-§ıfat pâdişehi
Ürperüp olmış-iken cism-i memâlik lerzân
Lerzişi buldı sükûn ¢ıble-nümâ-yı i…bâl
Ka‘be-i §ı√√ate oldı müteveccih el-ân
Şükr-i Bârî ki Felâ†ûn-ı ¡inâyet yetişüp
Oldı ma¡cûn-ı ilâhîyle aña çâre-resân
10 Na…ş-ı hâleyle meh-i bedr degül §undı mesî√
Bir şifâ âyeti tahrîr olunmuş fincân
Oldı rû√ânî vü cismânî devâ el-√âsıl36
Buldı §ı√√at yerine geldi yine cân-ı cihân
Na…l edüp …a§r-ı Beşik†aşdan İstanbula
Etdi ta¡dîl-i mizâc eyledi tebd[î]l-i mekân
Def¡aten rû√a πıdâ §adra şifâ câna §afâ
Çeşme nûr âyine37
-i ba«ta cilâ geldi hemân
Ne †urur eylesün âπâze-i §ı√√at-nâme
Mu†rib-i çar« def-i mihr[e] olup fiske-zenân

36 “Rûhânî “ ve cismânî” sözcüklerinin son hecelerinde zihaf yapılması gerekir.
37 Sözcük metinde “âyîne” şeklinde yazılmıştır.
306 Haluk GÖKALP
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
15 Her zamân girmez ele böyle zamân-ı şâdî
Dâ™imâ çar« murâd üzre eder mi deverân
Ba«t …uvvetde şehen-şâh-ı güzîn §ı√√atde
»al… râ√atda cihân munta@ır-ı sûr-ı √ıtân
Gûş edince «aber-i §ı√√at -i şâhen-şâhı
¡Âlem îfâ-yı nü≠ûr etmege oldı pûyân
Gitdiler i&r-i Birâhîm38
-i »alîlullâh’a
±eb√-i kebş etmek içün her biri dâmen-be-miyân
[8b] Vâkı¡â her kişi √âlince ta§addu…lar edüp
Far≥-ı ‘ayn oldı ki şükr eyleye giryân giryân
20 O şehüñ yolına sâtûr-ı hilâliyle felek
¿evr ü cedy u √ameli şükr içün etdi …urbân
¡Îd-i a∂«âya ne …urbân edecekler bilmem
Âdem Allâh’ı seversen nice olmaz √ayrân
Şükr Mevlâ’ya ki «al…uñ gözinüñ yaşı ile
Eyledi def¡-i πubâr-ı keder-i ¡âlemiyân
Ne …adar ¡ar≥-ı sürûr eyler isek degmez mi
Ne …adar be≠l-i nü≠ûr olsa degül mi şâyân
Tâze cân buldı cihân ¡îd-i dü-bâlâ oldı
~ı√√at-i †ab¡-ı hümâyûn-ı «ıdîv-i ≠î-şân

38 Vezin gereği İbrahim sözcüğü yukarıdaki şekilde yazılmıştır.
Seyyid Vehbî’nin Divanında Yer Almayan Bir Kasidesi 307
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
25 O cihân-bân-ı mu¡a@@am o «ıdîv-i a‘@am
O Sikender-√aşem ol Cem-«adem-i Dârâ-şân
O Felâ†ûn-ı √ikem-senc [ü] Aristo-fıtnat
Oldı tedbîrine √ayrân √ükemâ-yı Yunan
¢ıble-i pâdişehân-kim derine etdi felek
Çîn-i p[î]şânî-i şâhânı √a§îr-i meydân39
O şehen-şâh-ı mükerrem ki debîr-i gerdûn
Va§f-ı pâkinde bu el…âb ile yazdı ‘unvân
¢uvvet-i bâzû-yı dîn §ı√√at-i cism-i temkîn40
Fera√-ı …alb-i √azîn mâh-ı zemîn şâh-ı zamân
30 Şu……a-efrâz-ı himem §af-şiken-i ehl-i kerem
Şâh-ı seyyâre-¡alem «üsrev-i Rüstem-destân
Şehriyâr-ı ¡azamet-güster ü İskender-fer
Tâcdâr-ı haşmet-leşker [ü] keyvân-derbân41
Dürr-i şevket-§adef-i …ulzüm-i şâhen-şâhî
Şeb-çerâπ-ı √arem-i dûde-i âl-i ‘Osmân
◊ırz-ı bâzû-yı kerem ≥âmin-i emn-i ¡âlem
¢uvvet-i †âli¡-i dîn vef…-i yemîn-i îmân
[9a] Râ√at-efzâ-yı cihân fitne-zidâ-yı devrân
Bâ¡i&-i emn ü emân @ıll-i @alîl-i Yezdân

39 “Pişânî” sözcüğünün son hecesi vezin gereği zihaflı okunmalıdır.
40 “Bâzû” sözcüğünün son hecesi vezin gereği zihaflı okunmalıdır.
41 Metinde açık bir şekilde yazılan “haşmet” sözcüğü vezni bozmaktadır.
308 Haluk GÖKALP
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
35 Nu«be-i ins ü melek mâhasal-ı devr-i felek
Ya¡ni sul†ân-ı selâ†în-i kirâm A√med »ân
O felek-kevkebe «â…ân-ı sühâ-mertebe kim
Etdi ◊a… tîπüñi âvîze-i ¡arş-ı Ra√mân
Kûh-ı ¢âf olsa ¡adû seng-i reh olmaz öñine
Etse bir memlekete himmeti tevcîh-i ¡inân
Zühdi eyler o …adar sedd-i reh-i mekr ü ∂alâl
¡Adem-âbâda …açar vesvesesi[n]den şey†ân
¢albi §afvetde hemân âyine42
-i İskender
‰ab¡ı ¡aynı ile ser-çeşme-i âb-ı √ayvân
40 ±ihni ol mertebe ve……âd ki çün pertev-sûz
Nigehinden †utuşur «âr u «as-ı vehm ü gümân
Bir işâretle nigâhından eder fehm murâd
Çekmeden ehl-i recâ za√met-i ta√rîk-i zebân
Na@ar-ı di……ati kâfî meheke hâ[c]et yo…
Bir ba…ışda eder insânın ¡ayârın i≠¡ân
Ba«tı ol mertebe ¡âlî ki na@ar far… edemez
Dûrbîn olsa ¡amûd-ı se√er-i nûr-efşân
Lu†fı ol mertebe kim dest-i güher-pâşında
Bir avuç seng ü «a[z]ef mâ√a§al-ı ma¡den ü kân

42 Sözcük metinde “âyîne” şeklinde yazılmıştır.
Seyyid Vehbî’nin Divanında Yer Almayan Bir Kasidesi 309
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
45 »âki altun degül iksîr virür bir yere ger
Olsa ebr-i kef-i i√sânı anuñ …a†re-çekân
Şâhid-i re’yi43 dehen-ber-dehen-i râz-ı …ader
Fikri ¡a…l-ı kül ile ma√rem-i esrâr-ı nihân
»ˇâbgâh etdi πazâlâna künâm-ı esedi
Etdürüp ¡adli mürâ¡ât-ı √u…û…-ı cîrân
[9b] Böyle sencîde-na@ar bir şeh-i kâmil mi olur
Kim olur derse eger ¡a…lına gelmiş no…§ân
Gelmedi mi&li felekde yine gelmez bî-şek
Şâ¡irüm gerçi velî yo… bu kelâmumda yalan
50 »usrevâ âb-ı ru«-ı memleketâ pâdişehâ
Ey olan kâlbüd-i sal†anata rû√-ı revân
Şükr kim †ab¡-ı şerîfüñ yine §ı√√at buldı
Eyledi √a≥ret-i Allâh şifâlar i√sân
Yek-be-yek nab≥ını †utdum götüri «aste idi
Keder-i †ab¡-ı hümâyûnuñ-ile pîr ü civân
Ki vücûduñ beden-i memleketüñ rû√ıdur
Sâ™ir a¡≥â vü cevâri√ gibidür «al…-ı cihân
Rû√a &ı…let gelicek ¡u≥va e&er etmez mi
İnbis↠oldıπı dem nice ederse sereyân

43 Sözcük metinde hemzesiz olarak yazılmıştır.
310 Haluk GÖKALP
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
55 »al…uñ âsâyişi âsâyiş-i [≠]âtuñla imiş
Gül cemâlüñle imiş revna…-ı gülzâr-ı cihân
Bir iki cum‘a ki ma√rûm-ı cemâlüñ oldu…
Gözimüz görmez-idi ¡âlemi Allâh’a ¡ayân
‰abl-ı imsâk gibi sîne dögerdi ¡âlem
Nu…l-ı if†âra bedel πam yer-idi rûze-keşân
◊amd-ı bî-√ad ki bu e&nâda vürûd etmek-ile
»aber-i ¡âfiyetüñ cümleye oldı dermân
¡Îdgâh etdi bütün ‘âlemi bu cilve-i şevk
¢ıldı sükkân-ı semavât u zemîni şâdân
60 Bu fera√ olmasa …alur gider idi mensî
◊urmet-i πurre-i şevvâl ile …adr-i rama≥ân
¡Îd ermek bize mihr-i ru«uñı görmekdür
Bir gün evvel o güni göstere »allâ…-ı cihân
[10a] »usrevâ bulalı dîvân-ı ezelde zîver
»il‘at-ı a√sen-i ta…vîm ile dûş-ı insân
Herkes ehliyyeti mikdârı alup vâyesini
Olalı efser [ü] dîhîm na§îb-i şâhân
Kimseye etmedi bu mertebe mülki tes«îr
Bir şehe görmedi Allâh bu fey≥i şâyân
65 ¡İlm ü √ilm ü kerem ü ma¡delet-i seyf ü …alem
»â§ılı her ne …adar var-ise ef¡âl-i √isân
Seyyid Vehbî’nin Divanında Yer Almayan Bir Kasidesi 311
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
Eyleyüp ≠ât-ı hümâyûnuña «a§î§a seni
Etmiş evreng-i «ilâfetde ¡adîmü’l-a…rân
Görmedük şimdiye dek √a≥ret-i Allâh bilür
Var ise mi&lüñ eger ketm-i ¡ademde pinhân
Va§fuñı kimse degül …âdir edâ eylemege
Mümkin olsa ben ederdüm anı ta…rîr ü beyân44
Ki benem mu¡cize-gû şâ¡ir-i Nef¡î-lehçe
¢adrüm inkâr edemez nâdire-gûyân-ı zamân
70 Böyle mi eyler-idüm med√-i hümâyûnuñ ben
Olmasa †ab¡umuñ imsâki be-√ükm-i rama≥ân
Tevsen-i †ab¡ı yarandurmaπ-içün aç †utaram
Menzil almak nice olur45 ¡îdde görsün yârân
Ben temeddü√le gü≠âf etmegi sevmem ammâ
¡Acabâ etsem olur mıydı …a§îdem bürhân
Lâfı …o her ser-i mûyuñ …alem olsa Vehbî
Biñde bir va§fuñı yo…dur yine ketbe imkân
¢anda sen …anda &enâsı o şehen-şâhuñ kim
¢udsiyân eylemede mid√atüñi vird-i zebân
75 Rûzeyi ¡illet edüp ¡aczüñi i…râr eyle
Yo«sa ev§âfına bir vechile yo… sende tüvân

44 Metinde “beyân” sözcüğündeki “be” ve “ye” harflerinin noktaları konulmamıştır.
45 Vezin gereği “nic-olur” şeklinde okunmalıdır.
312 Haluk GÖKALP
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
[10b] Va…t-i if†ârda «ˇâbîde söze …arnım to…
~ıd…-ile aç elüñi «ayr du¡â eyle hemân
Sen …adîmî …ulusun kendi çerâπısın hem
Na@arı pertevidür sendeki nûr-ı ¡irfân
∏ar…a-i ni¡meti «âli§ …ulusun ben bilürem
Ne du¡â eyler-iseñ etme …abûlünde gümân
Tâ ki ¡îd ede te¡â…ub rama≥ânın keselin
Mi«nete ola §afâ der-pey ü derde dermân
80 Yâ İlâhî bu mübârek rama≥ân √ürmetine
Eyle »ân A√med-i ∏âzîye şifâlar i√sân
Nice şehzâde-i ≠îşân-ile çün mâh u nücûm
Ta«t-pîrâ ola durdu…ça sipihr-i gerdân
Güni günden yeg ola şevketi dünyâya †ola
Şeref-i ¡îd-i mübârek bula …adr-i rama≥ân
KAYNAKÇA
ARSLAN, Mehmet (1999), Türk Edebiyatında Manzum Surnameler, Atatürk Kültür Merkezi
Yayınları, Ankara, s. 114-115.
ARSLAN, Mehmet (2002), “Sıhhatnameler”, Türkler Ansiklopedisi, Ankara, Yeni Türkiye
Yayınları, s. 776-790.
AYDEMİR, Yaşar (2000), Behiştî Dîvânı, Ankara: MEB Yayınları.
ÇAVUŞOĞLU, Mehmet (1980), Vasfî Dîvanı Tenkidli Basım, İstanbul: İÜEF Yayınları; Ayrıca
Karasoy, Yakup , “Vasfi’nin Bilinmeyen Bir Mersiyesi” Türkiyat Araştırmaları Dergisi.
ÇAVUŞOĞLU, Mehmet (1979), Amrî Dîvanı Tenkidli Basım, İstanbul: İÜEF Yayınları.
DEMİREL, Şener (1999), “16. Yüzyıl Divan Şairlerinden Mânî”, Fırat Üniversitesi Sosyal
Bilimler Dergisi, 9/1, s.25-51.
DİKMEN, Hamit (1991), Seyyid Vehbi ve Divânı’nın Karşılaştırmalı Metni, Basılmamış Doktora
Tezi, Ankara Üniv., SBE, (Danışman: Hasibe Mazıoğlu).
Seyyid Vehbî’nin Divanında Yer Almayan Bir Kasidesi 313
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
DUYAR, Hidayet (2009), “On Altıncı Yüzyıl Şairlerinden Kabûlî’nin Şiirleri”, Türkoloji
Araştırmaları, 4 / 2, s.307-362.
ERDOĞAN, Kenan (2008), “Bir Bektaşî Şairi: Üsküdarlı Rızâ Râmî ve Yeni Bulunan On İki
Şiiri”, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi, 47, s. 51-66.
ERGUN, Sadettin Nüzhet (1928), “Hasanoğlu ve Yeni Bir Gazeli”, Milli Mecmua, 107, s.1721-
1722.
FEDAİ, Ahmet Harid (1997), “Yüzyılımızın Başlarında Kıbrıs'ta Bir Şiir Mecmuası ve
Müsevvidzade Osman Cemal Efendi”, IX. Milli Türkoloji Kongresi, 15-19 Eylül 1997.
FELEK, Özgen (1999), “Mehmet Emirî Efendi ve Şiirleri”, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler
Dergisi, 9/1, s.53-78.
GIYNAŞ, Kamil Ali (2011), “Şiir Mecmuaları Hakkında Yapılan Çalışmalar Bibliyografyası”
Selçuk Üniversitesi/Edebiyat Fakültesi Dergisi/ Yıl: 2011, Sayı: 25, s. 245-260.
GÖKALP, Haluk (2006), “Divan Şiirinde Sıhhat-nâmeler”, Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi,
İstanbul, s.101-130.
KARAHAN, Abdülkadir (1966), Kanuni Sultan Süleyman Çağı Şairlerinden Figani ve Divançesi,
İstanbul: İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları.
KARASOY, Yakup (2008), “Vasfi’nin Bilinmeyen Bir Mersiyesi” Türkiyat Araştırmaları Dergisi,
24, s.2-6.
KARTAL, Ahmet (2006), Basîrî ve Türkçe Şiirleri, Ankara: Akçağ Yayınları
KAYA, Önal (1991), “Eyyüb ve Muhlis’in Şiirleri”, Türkoloji Dergisi, IX/1, s.99-119.
Kemal Edib (1949), “Nef’î’nin Bilinmeyen Birkaç Şi’ri”, Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya
Fakültesi Dergisi, 7/2, s.287-294.
KESİK, Beyhan (2012), Bazı Şiir Mecmualarından Hareketle Basılı Divanlarda Bulunmayan Bâkî
Mahlaslı Şiirler, Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Yıl: 5 Sayı: 9.
KILIÇ, Filiz- Orhan Kurtoğlu ve Tuncay Bülbül (2008), Deniz Ali Baba Dergâhı Postnişini
Haydar Cemil Baba (Haydarî) ve Şiirleri, Ankara: GÜ Türk HAMER Yayınları.
KILIÇ, Filiz (2009), “Tezkire Yazarı Şefkat ve Tespit Edilebilen Şiirleri, International Journal of
Central Asian Studies, 13, s.355-364.
KÖKSAL, M. Fatih (2000), “Seyyid Nesîmî’nin Bilinmeyen Tuyuğları”, Journal of Turkish
Studies – Türklük Bilgisi Araştırmaları (Âgâh Sırrı Levend Hatıra Sayısı I), 24, s.187-
208.
KÖKSAL, M. Fatih (2009), “Seyyid Nesîmî’nin Yayımlanmamış Şiirleri”, Türk Kültürü ve Hacı
Bektaş Veli Araştırma Dergisi, 50, s.77-135.
KÜÇÜK, Sabahattin (1988), “Fuzûlî’nin Bâkî Üzerindeki Tesiri ve Divanında Yer Almayan Bir
Şiiri Hakkında”, Millî Kültür, 60, s.5-8.
KÜÇÜK, Sabahattin (1989), “Fuzûlî’nin Yeni Bir Şiiri”, Fırat Üniversitesi Dergisi (Sosyal
Bilimler), 2, s.245-248.
KÜÇÜK, Sabahattin, (1993), “16. Yüzyıl Şairlerinden Bursalı Rahmî Çelebi ve Şiirleri”, MÜFEF
Türklük Araştırmaları Dergisi, 7, s.423-472.
314 Haluk GÖKALP
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 8/1 Winter 2013
MERMER, Ahmet (2002), “XV. Yüzyılda Yazılmış Bilinmeyen Bir Nazire Mecmuası ve Aydınlı
Visâlî’nin Bilinmeyen Şiirleri”, Millî Folklor, 56, s.75-94.
ŞENTÜRK, Ahmet Atilla- Ahmet Kartal (2004), Eski Türk Edebiyatı Tarihi, Dergâh Yayınları,
Ankara.
TARLAN, Ali Nihad (1948), Şiir Mecmualarında XVI ve XVII. Asır Dîvan Şiiri: Rahmî ve Fevrî,
İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları.
TARLAN, Ali Nihad (1948), Şiir Mecmualarında XVI ve XVII. Asır Dîvan Şiiri: Ubeydî – Aşkî -
Şem‘î – İşretî, İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları.
TARLAN, Ali Nihad (1948), Şiir Mecmualarında XVI ve XVII. Asır Dîvan Şiiri: Ulvî – Me’âlî –
Nihânî – Feyzî – Kâtibî, İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları.
TARLAN, Ali Nihad (1949), Şiir Mecmualarında XVI ve XVII. Asır Dîvan Şiiri: Revanî – Hayretî
– Haverî – Ahî – Peyamî – Sani, İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları.
Sıhhat-nâme ve Sûr-ı Hıtâna Müteallik Kasâid, Topkapı Sarayı Müzesi, Revan Kitaplığı, no. 826.
TAVUKÇU, Orhan Kemal (1995), “Âşık Paşa'nın Bilinmeyen Bazı Gazelleri ve Bir Mesnevisi”,
Yedi İklim, 62, s.51-55.
ZÜLFE, Ömer (2006), On Altıncı Yüzyıl Şairi Selîkî ve Şiirleri, İstanbul: Edebiyât Yayınevi.

Konular