KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH

YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 233

Öz: Hz. Nuh, Fars edebiyatında özellikle Klasik şiirde sıkça kullanılan
mazmunlardan biri olmuştur. Hz. Nuh, İdris’ten sonra kırk ya da elli yaşında
peygamber olmuştur. Kuran’da bildirildiği üzere dokuz yüz elli yıl ya-
şamıştır. Hz. Nuh kendi zamanında kavmine azap gönderilen ilk peygamberdir.
O, asırlarca kavmini doğru yola çağırmış; ancak onlar Hz. Nuh’un
çağrısına kulak asmamışlardır. Bunlar arasında eşi Vâhile ve oğlu Kenan
da vardır. Hz. Nuh, Allah’ın emriyle bir gemi yapmış; içine her canlıdan bir
çifti ve kendisine inananları yerleştirmiştir. Tufan başladığında inanmayanlar
helak olmuştur. Klasik Fars şiirinde şairler tarafından gerek Hz. Nuh’un
gemisine, dokuz yüz elli yıl süren ömrüne, ona inanmayan karısı Vâhile
ile oğlu Kenan’a ve Nuh Tufanına telmihler yapılarak; gerekse Kur’an’da
Hz. Nuh kıssasının anlatıldığı ayetlerden iktibasta bulunularak sıkça yer
verilmiştir. Nuh’un gemisi, Fars şiirinde genellikle huzura erme, kurtuluş
ve sığınak simgesi olmuştur. Yaklaşık dokuz yüz elli yıl ömrüyle en uzun
süre yaşayan Hz. Nuh’un ömrü de omr-i Nuh (Nuh ömrü) terimiyle Fars
şiirinde çok uzun yaşamın simgesi olarak şairlerce kullanılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Nuh, gemi, şiir.
* Yrd. Doç. Dr., Atatürk Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Fars Dili ve Edebiyatı Bölümü
(yasemin_yaylali@hotmail.com).
234 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
H.H. NOAH IN CLASSICAL PERSIAN POETRY
Abstract: H.h. Noah Excellency is one of the significations used commonly
in Persian Literature, especially in Classical Persian Poetry. After
Idris (Enoch), H.h. Noah Excellency became prophet at nearly 40 or 50
years old. Reported in the Quran he lived for nearly 950 years. H.h. Noah
excellency is the first prophet sent for as a torment for his eponym for the
first time. Throughout the ages, he called his eponym for the right way.
But, they always neglected his callings. Among those who did not obey
H.h. Noah’s callings, was his wife, Vahile and his son, Kenan. Upon the
order of God, H.h. Noah built a ship, and when shipbuilding was ended,
he settled a couple of every living animals and people who they obeyed to
him on his ship’s board. When the flood started, those who do not believe
in H.h. Noah were exhausted. In classical Persian Poetry, references were
attributed to both H.h. Noah’s ship, and his life which lasted for 950 years
and his faithless wife, Vahile, along with his son Kenan and H.h. Noah
Flood. In addition, the verses where the tale of H.h. Noah Excellency is
told in Quran were placed by Persian writers. H.h. Noah’s ship generally
became the sign of shelter of peace and liberation. With his 950yearlife,
Prophet H.h. Noah was accepted as the person with the longest life.
In Persian Poetry, the term of omr-i Noah was used commonly as the sign
of long life by Persian writers.
Keywords: Noah, ship, poetry.
Giriş
İdris’ten sonra peygamber olan Lemek oğlu Nûh1
, Kuran’da ve hadislerde
çokça yer verilen ülü’l-azm diye adlandırılan beş peygamberden -Hz. İbrahim,
Hz. Musa, Hz. İsa ve Hz. Muhammed- biridir.2 Tufan sebebiyle Hz. Âdem’den
sonra insanlığın “ikinci babası” kabul edilmiştir.3
Soy kütüğü İslamî kaynaklarda
ve Tevrat’ta Nûh b. Lemek b. Metuşelah b. Ahnuh (Uhnuh) b. Yarid b. Mehlâil b.
Kaynan b. Enuş b. Şis b. Âdem olarak geçmektedir.4
1 ‘Alî Ekber Dihhudâ, Lugatnâme, Tahran 1337 hş., C. XLVIII, s. 848. 2 Muhammed Ca‘fer Yâhakkî, Ferheng-i Esâtîr ve Dâstân-i Vârehâ der Edebiyyât-i Fârsî, Tahran 1386 hş.,
s.827.
3 Abdullah Aydemir, İslâmî Kaynaklara Göre Peygamberler, Ankara 1992, s. 47. 4 M. AsımKöksal, Peygamberler Tarihi, İstanbul 2005, C. I, s. 87.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 235
Hz. Nuh’un adı İbranicede Nôah, Yunancada ise Nôe şeklindedir.5
Hz.
Nuh Allah’a şirk koşan kavmini tevhit inancına davet için gönderilmiştir:6
Asırlarca bu görevi yerine getirmek için sabırla kavmini Allah’a iman etmeye
çağırmış; ancak kavmi ona inanmamış; hatta kötü davranmış ve Hz. Nuh’u
yalanlamıştır.7
Kavminin yaptıkları karşısında çaresiz kalan Hz. Nuh bu müşrik kavmi helak
etmesi için Allah’a dua etmiş; Allah, ona bir gemi yapmasını ve içine her hayvandan
ikişer çifti ve inananları bindirmesini; tufan çıktığında müşriklerin boğulacağını
vahy etmiştir. Hz. Nuh da kendisine inananlarla gemiyi yapmaya başlamıştır.8
Gemi yapımı bitince kendisine inananlarla birlikte gemiye binmiş; ancak
oğlu Kenan ve eşi Vâhile ona inanmamış ve gemiye binmemişlerdir.9
Allah’ın
emri üzerine gökten yağmurlar yağdığında, yerden ise bir koca karı tandırından
sular coştuğunda Hz. Nuh ile birlikte gemiye binenler dışındakiler boğularak helak
olmuşlardır. Tufan sona erdiğinde gemi Allah’ın emriyle Cûdî dağının üzerine
oturtulmuştur.10
Hz. Nuh, tufanın sona erdiğini anlamak için ilkin bir kargayı görevlendirmiş;
ancak o görevini yerine getirmeyince, güvercini göndermiştir. Güvercin gagasında
bir zeytin dalıyla geri dönünce, Hz. Nuh tufanın sona erdiğini anlamıştır.11 Hz.
Nuh ve beraberindekiler gemiden inmişlerdir. Hz. Nuh ve ona inananların gemiden
indiği aşure günü herkes oruç tutup Allah’a şükretmiştir. Hz. Nuh gemiden
indiği yere bir mescit inşa etmiştir. Tufandan sonra insanlar Tevrat’ta da geçtiği
gibi12 Hz. Nuh’un Ham, Sam ve Yafes (Yafet) adlı oğullarından türemişlerdir.13
Yukarıda genel hatlarıyla ortaya konan Hz. Nuh’un hayatı, tufan hadisesi ve
bu olayı hazırlayan sebepler, meydana geliş şekli ve sonuçları bazı farklılıklarla
Kur’an’da ve Tevrat’ta ayrıntılı olarak anlatılmaktadır. Bu çalışmada yer yer iki
kutsal kitaptan örnekler verilerek Hz Nuh ile gemi ve tufan gibi onunla ilgili mazmunların
Klasik Fars şiirinde ele alınış biçimleri ve bunlara yüklenen anlamalar
ele alınacaktır. Çalışma esnasında Klasik Fars şairlerinin büyük kısmının şiirleri
5 Ömer Faruk Harman, , “Nûh”, DİA, İstanbul 2007, C. XXXIII, s. 224. 6 Bahattin Dartma, Nuh Tufanı, İstanbul 2005, s. 16. 7 Harman, a.g.m., C. XXXIII, s. 226. 8 Nimet Yıldırım, Fars Mitolojisi Sözlüğü, İstanbul 2008, s. 554. 9 İskender Pala, Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü, İstanbul 2000, s. 317. 10 Dartma, a.g.e., s. 52, 53. 11 Aydemir, a.g.e., s. 47. 12 “Gemiden çıkan Nuh’un oğulları Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenan’ın babasıydı. Nuh’un üç oğlu bunlardı.
Yeryüzüne yayılan bütün insanlar onlardan üredi.” (Tevrat, Tekvin 9/18-19). 13 Yıldırım, a.g.e., s. 556.
236 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
incelenmiş olmakla birlikte Hz. Nuh ve onunla ilgili mazmunların çokluğu göz
önünde bulundurulduğunda bunların hepsine ve bu konunun geçtiği tüm şiirlere
yer vermek mümkün olmayacağından belli başlı şairler ve bunların da seçilen şiir
örneklerine yer verilmiştir.
Klasik Fars şairlerinin Hz. Nuh ve onunla alakalı mazmunlara yer verdikleri
şiirler incelendiğinde Klasik Fars şiirinde Hz. Nuh ve onunla alakalı mazmunların
kullanılış şekli üzerinde şöyle bir sınıflandırma yapılabilir:
1- Hz. Nuh’la ilgili kullanımlar:
A. Hz. Nuh’un şahsına ait özellikler: Hz. İdris’ten sonra peygamber olarak
gelişi, Hz. Nuh’un ömrü, insanları gece gündüz açık ve gizli olarak doğru yola
davet edişi, Hz. Nuh’un sabrı, Hz. Nuh’un duası, marangozluğu.
B. Hz. Nuh’un ailesiyle ilgili kullanımlar: Hz. Nuh’un babası Lemek, Hz.
Nuh’un münkir eşi Vâhile, Hz. Nuh’un Sam ve Ham adlı oğulları, Hz. Nuh’un
oğlu Sam’a öğüdü, Hz. Nuh’un oğlu Ham’a bedduası, Hz. Nuh’un münkir oğlu
Kenan.
C. Hz. Nuh’un kavmiyle ilgili kullanımlar: Kavmin şirk koşması ve bunun
neticesinde helak oluşu.
2. Gemiyle ilgili kullanımlar: Nuh’un gemisi ve bu gemiye yüklenen anlamlar,
Hz. Nuh’un gemiyi yapması, gemiye Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın na’şlarının
konması, şeytanın gemiye binişi, geminin Cûdî dağına oturması.
3. Tufan ile ilgili kullanımlar: Nuh tufanı, tufanın Cuma günü meydana gelmesi,
tufanın bir koca karı tandırından başlaması, tufandan sadece Hz. Nuh’a
inanan ve onunla beraber gemiye binenlerin emniyette oluşu, Hz. Nuh’un tufanın
bitip bitmediğini anlamak için güvercini görevlendirmesi.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 237
Hz. Nuh’un şahsına ait özellikler:
1. Hz. İdris’ten sonra peygamber olarak gelişi:
Hz. İdris göğe çekildikten sonra insanlar putlara tapmaya başlamışlar14; bunun
üzerine Allah tarafından insanları imana davet etmek üzere Hz. Nuh gönderilmiş-
tir.15 Klasik Fars şiirinde bu olaya telmih yoluyla değinilmiştir:
چو شد تدریس ادریس آسمانی به »نوح« افتاد دین را پاسبانی
İdris’in tebliği (bitip) göğe ağdırılınca, Nuh’a düştü dini korumak.16
2. Hz. Nuh’un ömrü:
Hz. Nuh, Kur’an’da17 ve Tevrat’ta18 da bildirildiği üzere yaklaşık dokuz yüz elli
yıl yaşamıştır:19
Hz. Nuh’un dokuz yüz elli yıl süren ömrüne birçok telmih yapılmıştır:
نوح را گرچه عمر داد اله اندرین خاک نهصد و پنجاه
Allah, Nuh’a bu yeryüzünde her ne kadar dokuz yüz elli yıl ömür verse de.20
نوح نهصد سال در راه سوی بود هر روزیش تذکیر نوی
Nuh dokuz yüz yıl boyunca doğru yoldaydı; her gün yeni bir öğüt verirdi.
21
En uzun süre yaşayan kişi kabul edilen Hz. Nuh’un ömrü Fars edebiyatında
uzun yaşamın simgesi olarak omr-i Nuh (Nuh ömrü) teriminin kullanılmasına
sebep olmuştur.22 Bu terim hemen hemen bütün şairlerce kullanılmıştır:
14 Pala, a.g.e., s. 317. 15 Köksal, a.g.e., C. I, s. 87. 16 Câmî, Nûruddîn ‘Abdurrahmân b. Ahmed, Mesnevî-yi Heft Evreng, tsh. Murtazâ Muderris-i Gîlânî, Tahran
1386 hş., s. 598.
17 Andolsun, biz, Nûh’u kendi kavmine peygamber olarak gönderdik. O da dokuz yüz elli yıl onların arasında
kaldı. Neticede onlar zulümlerini sürdürürlerken tûfan kendilerini yakalayıverdi.” (Kur’an-ı Kerim, Ankebût,
29/14).
18 “Nuh tufandan sonra üç yüz elli yıl daha yaşadı. Toplam dokuz yüz elli yıl yaşadıktan sonra öldü.” (Tevrat,
Tekvîn, 9/28-29).
19 Yâhakkî, a.g.e., s.827. 20 Senâî-yi Gaznevi, Hadîkatu’l-hakîkâ ve Şerî‘atu’t-Tarîka, tsh. Muhammed Takî Muderris-i Razevî, Tahran
1387 hş., s. 740.
21 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, tsh. R. A. Nicholsun, Tahran 1381 hş., C. VI, s. 296. 22 Sîrûs-i Şemîsâ, Ferheng-i Telmîhât, Tahran 1386 hş., s.660.
238 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
بیا ساقی آن کیمیای فتوح که با گنج قارون دهد عمر نوح
Gel ey saki, o fetih kimyası ki Karun hazinesiyle Nuh’un ömrünü verir.23
هین که طوفان غم جهان بگرفت می همزاد عمر نوح بیار
Haydi, gam tufanı dünyayı kapladığında, Nuh’un ömrüyle yaşıt olan şarabı
getir!24
در عنا تا کی توان بودن به امید بهی هر کسی را صابری ایوب و عمر نوح نیست
Üzüntü içinde nasıl sıhhat ümit edilebilir ki? Herkeste Eyüp sabrı ve Nuh ömrü
yoktur.
25
عمرت چو عمر نوح پیمبر دراز باد همچون جمت به ملک همه عز و ناز باد
Senin ömrün Nuh peygamberin ömrü gibi uzun olsun, sen de tüm mülkünde
Cem gibi güçlü ve güzel ol.26
باد بکردار عمر نوح ترا عمر باد حسام تو بر عدوی تو طوفان
Senin ömrün Nuh’un ömrü gibi olsun, senin kılıcın düşmanlarına tufan gibi
olsun.27
اگر تو عمر نوح و صبر ایّوب بدست آری نگردد کار تو خوب
Sen Nuh’un ömrünü ve Eyüp’ün sabrını da elde etsen, yine de senin işin iyi
olmaz.28
عمر تو عمر نوح باد ولی دولتت دولت محمد باد
Senin ömrün Nuh’un ömrü gibi olsun; senin devletin ise Muhammed’in devleti gibi
olsun!29
23 Hâfız-ı Şîrâzî, Dîvân-ı Hâfız-ı Şîrâzî, tsh. Seyyid ‘Alî-yi Muhammed, Tahran 1372 hş., s. 660. 24 Enverî, Dîvân-ı Enverî, nşr. Sa‘îd-i Nefîsî,, Tahran 1337 hş., s.537. 25 Senâî-yi Gaznevî, Dîvân-ı Hakîm Senâî-yi Gaznevî, tsh. Pervîz-i Bâbâyî, Tahran 1375 hş., s. 608. 26 Menûçihrî-yi Dâmgânî, Dîvân-ı Menûçihrî-yi Dâmgânî, tsh. Muhammed-i Debîrsiyâkî, Tahran 1375 hş.,
s. 186.
27 Mes‘ûd-i Sa‘d-i Selmân, Dîvân-ı Mes‘ûd-i Sa‘d-i Selmân, tsh. Muhammed Veliyyü’l-hak-ı Ensârî, Tahran
1339 hş., s. 451.
28 Attâr-i Nîşâbûrî, İlahînâme, tsh. Muhammed Rızâ Şefî‘î-yi Kedkenî, Tahran 1387 hş., s.148. 29 Hâkânî-yi Şirvânî, Dîvân-ı Hâkânî-yi Şirâzî, nşr. Mîr Celâluddîn-i Kezzâzî, Tahran 1375 hş., C. II, 1136.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 239
غرقه شو در نیستی گر عمر نوحت آرزوست غوطه خور در موج خوناب و ز طوفان درگذر
Eğer arzun Nuh’un ömrüyse, yokluğa gark ol; kanlı gözyaşı dalgasına dal ve
tufandan vazgeç!30
3. İnsanları gece gündüz açık ve gizli olarak doğru yola davet edişi:
Hz. Nuh, Kur’an’da anlatıldığı üzere31 kavmini dokuz yüz elli yıl boyunca
açıktan ve gizli olarak Allah’a imana davet etmiştir. Ancak tüm uğraşlarına rağ-
men kavmi iman etmemiş; hatta küfürlerini arttırmışlardır.32
Kur’an’da anlatılan bu olaya şairler şiirlerinde yer vermişlerdir:
نوح را گرچه عمر داد اله
کرد دعوت به آشکار و نهان
خلق نشنید هیچ دعوت نوح
اندرین خاک نهصد و پنجاه
کافران را به هر زمان و اوان
هیچ کس قول او نداشت فتوح
Allah, Nuh’a bu yeryüzünde her ne kadar dokuz yüz elli yıl ömür verse de,
Açık ve gizli olarak kâfirleri davet etti her zaman ve her an
Halk Nuh’un davetini hiç dinlemedi, hiç kimse onun sözüyle aydınlanmadı.33
نوح نهصد سال دعوت می نمود دم به دم انکار قومش می فزود
Nuh, dokuz yıl elli yıl davet etti de kavminin inkârı her an arttı.
34
4. Hz. Nuh’un sabrı:
Hz. Nuh, Kur’an’da ifade edildiği gibi35 putlara tapan kavmini tevhit yoluna
çağırmak için çok uğraşmış ve sabır göstermiştir. Her seferinde yüz çevirmele-
30 Hâcû-yi Kirmânî, Dîvân-ı Kâmil-i Hâcû-yi Kirmânî, nşr. Sa‘îd-i Kâne‘î, Tahran 1374 hş., s.663. 31 “Nuh, şöyle dedi: “Ey Rabbim! Gerçekten ben kavmimi gece gündüz (imana) davet ettim. Fakat benim davetim
ancak onların kaçışını artırdı. Kuşkusuz sen onları bağışlayasın diye kendilerini her davet edişimde
parmaklarını kulaklarına tıkadılar, elbiselerine büründüler, inanmamakta direndiler ve büyük bir kibir gösterdiler.
Sonra ben onları açık açık davet ettim. Sonra, onlarla hem açıktan açığa, hem de gizli gizli konuştum.”
(Kur’an-ı Kerim, Nuh, 71/5-9)
32 Köksal, a.g.e., I, 92-93. 33 Senâî-yi Gaznevi, Hadîkatu’l-hakîkâ ve Şerî‘atu’t-Tarîka, s. 740-741. 34 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. VI, s. 4. 35 “Onlardan önce Nuh’un kavmi de yalanlamıştı. Onlar kulumuzu yalanlayıp “Bu bir delidir” dediler ve kulumuz
(tebliğ görevinden) alıkonuldu.” (Kur’an-ı Kerim, Kamer, 54/9).
240 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
rine hatta ona kötü davranmalarına rağmen sabrı sayesinde bunlara aldırış etmemiştir.36
Müşrik kavminin kendisine yaptığı zulümler karşısında üstün sabır gösteren
Hz. Nuh, Fars şiirinde “sabrı” ile de tanınmıştır.37 Nuh’un sabrı sıkça kullanılan
mazmunlardandır:
جور کفر نوحیان و صبر نوح نوح را شد صیقل مرات روح
Nuh kavminin küfrünün cefası ve Nuh’un sabrı, Nuh’un ruh aynasına cila
oldu.38
گرت چو نوح نبی صبر هست در غم طوفان بال بگردد و کام هزار ساله بر آید
Eğer tufan gamında Nuh peygamber gibi sabredersen, bela son bulur ve bin
yıllık murat elde edilir.39
چو یابد از صفات بد نجاتی شود چون نوح از آن صاحب ثباتی
Kötü sıfatlardan kurtulunca, onunla Nuh gibi sebat sahibi olur.40
5. Hz. Nuh’un duası:
Kur’an’da da anlatıldığı üzere41 kavmini sabırla dokuz yüz elli yıl Allah yoluna
çağıran Hz. Nuh, tüm çabalarının boşa çıkması ve üstüne üstlük kavminin
ona karşı saldırganca tutumları neticesinde daha fazla dayanamamış ve kavminin
helak olması için Allah’a dua etmiştir. Allah’tan bu inkârcı kavimden hiç kimseyi
sağ bırakmamasını istemiştir.42
Bu olayın anlatıldığı ayetlere gerek telmih yapılarak gerekse iktibasta bulunularak
fazlaca yer verilmiştir:
ور بود زحمتی ز ناجنسی به نیازی دعای نوح کنیم
36 Köksal, a.g.e., C. I, s. 92. 37 Şemîsâ, a.g.e., s.663. 38 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. VI, s. 232. 39 Hâfız-ı Şîrâzî, Dîvân-ı Hâfız-ı Şîrâzî, tsh. Seyyid ‘Alî-yi Muhammed, s. 369. 40 Mahmûd-i Şebisterî, Gulşen-i Râz, tsh. Samed Muvahhid, Tahran 1386 hş., s. 97. 41 “O da Rabbine, “Ey Rabbim! Ben yenilgiye uğradım, yardım et” diye dua etti.” (Kur’an-ı Kerim, Kamer,
54/10); Nûh, şöyle dedi: “Ey Rabbim! Kâfirlerden hiç kimseyi yeryüzünde bırakma!” (Kur’an-ı Kerim, Nuh,
71/26).
42 Harman, a.g.m., C. XXXIII, s. 226.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 241
Soysuzluktan eğer bir sıkıntı olursa, yakararak Nuh duasını okuyalım.43
ٔ نوح
ّ صورتش ابتدای قوت روح سیرتش انتهای سوره
Onun sureti ruhun gücünün başlangıcı, onun huyu Nuh suresinin sonu.44
نوح پیغمبری که بر اعدا قهرت اعجاز التذر دارد
Sen düşmanlara Nuh peygamber gibisin, senin kahrın (Nuh peygamberin)“Lâ
tezer (sağ bırakma)” mucizesine sahiptir.45
التذر گفت قوم را یکسر زانکه کردند زو به جمله حذر
“Lâ tezer (sağ bırakma)” kavimden hiç kimseyi dedi; çünkü hepsi ondan
kaçındılar.46
چو ال تعاف من الکافرین دیارا دعای نوح نبیست و او مجاب دعاست
“Lâ te’âf minel kâfirîne deyyârâ (Yeryüzünde bir tek kâfir bile bırakma)”,-
Nuh peygamberin duasıdır ve o kabul olmuş bir duadır.47
از لوم قوم تا نشود خسته روح نوح کی مستجاب گردد نفرین التذر
Kavmin kınamasından Nuh’un ruhu usanmadıkça, nasıl kabul olur “Lâ tezer
(sağ bırakma!) bedduası!48
6. Hz. Nuh’un marangozluğu:
Hz. Nuh, Allah’ın emri üzerine gemi inşa etmiştir. Bu nedenle marangoz olarak
tanınmıştır.49 Bu olay ayrıntılı olarak Kur’an’da50 ve Tevrat’ta anlatılmaktadır.51
Şiirde Hz. Nuh’un marangozluğuna azda olsa değinilmiştir:
43 Senâî-yi Gaznevî, Dîvân-ı Hakîm Senâî-yi Gaznevî, s.434. 44 Senâî-yi Gaznevi, Hadîkatu’l-hakîkâ ve Şerî’atu’t-Tarîka, s. 608. 45 Enverî, a.g.e., s. 86. 46 Senâî-yi Gaznevi, Hadîkatu’l-hakîkâ ve Şerî‘atu’t-Tarîka, s. 740-741. 47 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Külliyât-ı Şems-i Tebrîzî, tsh. Nizâmuddîn-i Nûrî, Tahran 1388 hş., C. I, s. 178. 48 Kâ‘ânî-yi Şîrâzî, Dîvân-ı Hakîm Kâ‘ânî-yi Şîrâzî, tsh. Emîr Sânî‘î “Hânsârî”, Tahran 1380 hş., s. 228. 49 Şemîsâ, a.g.e., s.662. 50 “Bunun üzerine Nûh’a, “Bizim gözetimimiz altında ve vahyimize göre o gemiyi yap” diye vahyettik. Bizim
emrimiz gelip de tandır kaynamaya başlayınca, (sular coşup taştığında Nûh’a) dedik ki: “Her cins canlıdan
(erkekli dişili) birer çift, bir de kendileri aleyhinde daha önce hüküm verilmiş olanlardan başka aileni gemiye
al ve zulmeden kimseler hakkında bana hiç yalvarma! Şüphesiz onlar suda boğulacaklardır.” (Kur’an-ı Kerim,
Müminûn 23/27),“Nûh’a vahyolundu ki: “Kavminden daha önce iman etmiş olanlardan başka, artık hiç
kimse iman etmeyecek. O hâlde, onların yapmakta oldukları şeylerden dolayı üzülme. Gözetimimiz altında ve
vahyimize göre gemiyi yap. Zulmedenler hakkında bana bir şey söyleme. Çünkü onlar suda boğulacaklardır.”
(Kur’an-ı Kerim, Hûd 11/36-37).
51 “Tanrı Nuh’a, “İnsanlığa son vereceğim” dedi, “Çünkü onlar yüzünden yeryüzü zorbalıkla doldu. Onlarla birlikte
yeryüzünü de yok edeceğim. Kendine gofer ağacından bir gemi yap. İçini dışını ziftle, içeriye kamaralar yap.
242 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
صد هزاران جسم خالی شد ز روح تا درین حضرت دروگر گشت نوح
Yüz binlerce beden ruhsuz kaldı da sonunda Hz. Nuh bu dergâhta marangoz
oldu.52
بدان حظیره که بود ابن آزرش طیان بدان سفینه که شد نوح مرسلش نجار
O hazirenin (Kâbe’nin) Azer oğlu (İbrahim) sıvacısıydı, o geminin Nuh peygamber
marangozu oldu.53
B- Hz. Nuh’un ailesiyle ilgili kullanımlar:
1. Hz. Nuh’un babası Lemek:
Tevrat’ta da nakledildiği üzere54 Hz. Nuh’un babasının ismi Lemek’tir.55Şairler
yer yer Hz. Nuh’un babasının ismine de değinmişlerdir:
باد امرش چو امر روح ملک باد عمرش چو عمر نوح و لمک
Onun emri, (vahiy) meleği Ruh’un emri gibi olsun, onun ömrü Lemek oğlu
Nuh’un ömrü gibi olsun.56
2. Hz. Nuh’un münkir eşi Vâhile:
Hz. Nuh’un eşinin ismi Vâhile idi. Vâhile, Hz. Nuh’a inanmayanlardandı.
Vâhile, sürekli Hz. Nuh’un tavasına taş atmış yani onun insanları davetini ve
vaazlarını sabote etmiştir.57 Tufan başladığında Hz. Nuh’a inanmayarak gemiye
binmemiş ve boğulmuştur58. Kur’an’da Hz. Nuh’un karısının münkirlerden olGemiyi
şöyle yapacaksın: Uzunluğu üç yüz, genişliği elli, yüksekliği otuz arşın olacak. Pencere de yap, boyu yukarıya
doğru bir arşını bulsun. Kapıyı geminin yan tarafına koy. Alt, orta ve üst güverteler yap. Sağ kalabilmeleri için
her canlı türünden bir erkek, bir dişi olmak üzere birer çifti gemiye al. Çeşit çeşit kuşlar, hayvanlar, sürüngenler sağ
kalmak için çifter çifter sana gelecekler. Yanına hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ilerde yemek
üzere depola.” (Tevrat, Tekvin 6/13-21); “RAB Nuh’a, “Bütün ailenle birlikte gemiye bin” dedi, “Çünkü bu kuşak
içinde yalnız seni doğru buldum. Yeryüzünde soyları tükenmesin diye, yanına temiz sayılan hayvanlardan erkek ve
dişi olmak üzere yedişer çift, kirli sayılan hayvanlardan birer çift, kuşlardan yedişer çift al.”(Tevrat, Tekvin 7/1-3). 52 Attâr-i Nîşâbûrî, Mantıku’t-tayr, tsh. Muhammed Rızâ Şefîî-yi Kedkenî, Tahran 1388 hş., s. 397. 53 Şemîsâ, a.g.e., s.649. 54 “Lemek 182 yaşındayken bir oğlu oldu. “RAB’bin lanetlediği bu toprak yüzünden çektiğimiz eziyeti, harcadı-
ğımız emeği bu çocuk hafifletip bizi rahatlatacak” diyerek çocuğa Nuh adını verdi.” (Tevrat, Tekvin, 5/28-29). 55 Yâhakkî, a.g.e., s.724. 56 Senâî-yi Gaznevi, Hadîkatu’l-hakîkâ ve Şerî‘atu’t-Tarîka, s. 610. 57 Şemîsâ, a.g.e., s.663. 58 Ekrem Sarıkçıoğlu, Başlangıçtan Günümüze Dinler Tarihi, Isparta 2011, s. 53.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 243
duğu anlatılmakta59; Tevrat’ta ise Hz. Nuh’a inanarak gemiye bindiği ifade edilmektedir.60
Şiirlerde Hz. Nuh’un karısı Vâhile’nin ismine ve onun münkir oluşuna dikkat
çekilmiştir:
نوح چون بر تابه بریان ساختی
مکر زن بر کار او چیره شدی
قوم را پیغام کردی از نهان
واهله بر تابه سنگ انداختی
آب صاف وعظ او تیره شدی
که نگه دارید دین زین گمرهان
Nuh tavada kebap yaparken, Vâhile tavaya taş atıyordu.
Karısının hilesi onun işine üstün gelir, onun tertemiz öğüt suyu bulanırdı.
Halka, “Dinimizi bu sapıklardan koruyun” diye gizlice mesaj gönderirdi.61
چون تو ننگی جفت آن مقبول روح چون عیال کافر اندر عقد نوح
Senin gibi ayıplı kişi, Nuh’un nikâhı altındaki kâfir kadın gibi o makbul ruha
eş olmuş.62
معصوم کی شوند ز توفان لفظ من کز نوح عصمت اال فرزند و زن نیند
Evladı ve karısı iffetli olmayan ismet sıfatlı Nuh’tan başkası benim lafzımın
tufanından nasıl masum olur?63
3. Hz. Nuh’un Sam ve Ham adlı oğulları:
Hz. Nuh’un Ham, Sam, Yafes ve Kenan adlarında dört oğlu vardı. Ham, Sam
ve Yafes, babalarının çağrısına uymuş; ancak Kenan müşriklerden olmuştur.64
Tevrat’ta bir yerde Ham, Sam ve Yafet (Yafes), Hz. Nuh’un oğulları, Kenan’ın
ise torunu (Ham’ın oğlu)65; bir yer de ise Ham ve Sam ve Kenan oğulları66 şeklinde
geçmektedirler.67
59 “Allah, inkâr edenlere, Nûh’un karısı ile Lût’un karısını örnek gösterdi. Bu ikisi, kullarımızdan iki salih kişinin
nikâhları altında bulunuyorlardı. Derken onlara hainlik ettiler de kocaları, Allah’ın azabından hiçbir şeyi onlardan
savamadı. Onlara, “Haydi, ateşe girenlerle beraber siz de girin!” denildi.” (Kur’an-ı Kerim, Tahrîm, 66/10). 60 “Nuh, oğulları, karısı, gelinleri tufandan kurtulmak için hep birlikte gemiye bindiler.” (Tevrat, Tekvin, 7/7). 61 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. VI, s. 498. 62 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. VI, s. 238. 63 Hâkânî-yi Şirvânî, a.g.e., C. I, s. 216. 64 Yâhakkî, a.g.e., s. 828. 65 “Nuh 500 yıl yaşadıktan sonra Sam, Ham, Yafet adlı oğulları doğdu.” (Tevrat, Tekvin, 5/32); “Gemiden çıkan
Nuh’un oğulları Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenan’ın babasıydı.” (9/18). 66 “Nuh ayılınca küçük oğlunun ne yaptığını anlayarak, öyle dedi: Kenan’a lanet olsun, köleler kölesi olsun
kardeşlerine.” (Tevrat, Tekvin 9/24-25) 67 Harman, a.g.m., C. XXXIII, s. 225.
244 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
Şiirlerde Hz. Nuh’un Ham ve Sam adlı oğulları, gece ve gündüze teşbih edilmektedir:
ملک تو کشتی است چرخ نوح کهن سال کش ز شب و روز حام و سام بر آمد
Senin mülkün gemidir, felek ise yaşlı Nuh, onun gece ve gündüzünden Hâm ve
Sâm ortaya çıktı.68
همچو دو فرزند نوحاند ای عجب روز همچون سام و تیره شب چو حام
Ne tuhaf ki Nuh’un iki evladı gibidirler; gündüz Sâm gibi, karanlık gece de
Hâm gibidir.69
4. Hz. Nuh’un oğlu Sam’a öğüdü:
Hz. Nuh, vefatı yaklaştığı sırada oğlu Sam’a öğütler vermiş; kalbinde şirke ve
kibre yer vermemesini söylemiştir:70
بشنو پدرانه، ای پسر، پندی آن پند که داد نوح سامش را
Dinle ey oğul babaca bir öğüt, o öğüdü ki Nuh oğlu Sâm’a verdi.71
5. Hz. Nuh’un oğlu Ham’a bedduası:
Hz. Nuh bir gün uyurken üstü açılmış; Ham oradan geçerken babasının üstünü
örtmemiş ve babasına gülmüştür. Sam ise babasının üstünü örtmüştür. Uykudan
uyandığında durumu öğrenen Hz. Nuh, oğlu Sam’a dua; Ham’a ise beddua etmiştir
ve yüzün kara olsun demiştir.72 Tevrat’ta ise Hz. Nuh’un şarap içip sarhoş
olduğu ve çırılçıplak uzandığı esnada Ham’ın kardeşlerine gidip bu olayı anlattığı;
ancak Sam ve Yafet’in (Yafes’in) babalarının üstünü örttüğü, daha sonra bu
durumu öğrenen Hz. Nuh’un Sam’a ve Yafet’e dua ettiği; Kenan’a ise beddua
ettiği söylenmektedir.73
68 Hâkânî-yi Şirvânî, a.g.e., C. I, s. 143. 69 Nâsır-ı Husrev, Dîvân-ı Nâsır-ı Husrev, nşr. Cihângîr-i Mansûr, Tahran 1375 hş., s. 344. 70 Köksal, a.g.e., C. I, s. 105, 106. 71 Nâsır-ı Husrev, a.g.e., s. 72 72 Şemîsâ, a.g.e., s.669. 73 “Nuh çiftçiydi, ilk bağı o dikti. Şarap içip sarhoş oldu, çadırının içinde çırılçıplak uzandı. Kenan’ın babası olan
Ham babasının çıplak olduğunu görünce dışarı çıkıp iki kardeşine anlattı. Sam’la Yafet bir giysi alıp omuzlarına
attılar, geri geri yürüyerek çıplak babalarını örttüler. Babalarını çıplak görmemek için yüzlerini öbür yana çevirdiler.
Nuh ayılınca küçük oğlunun ne yaptığını anlayarak, şöyle dedi: “Kenan’a lanet olsun, Köleler kölesi olsun
kardeşlerine. Övgüler olsun Sam’ın Tanrısı RAB’be, Kenan Sam’a kul olsun. Tanrı Yafet’e bolluk versin, Sam’ın
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 245
Hz. Nuh’un oğlu Ham’a beddua etmesi ve bunun neticesinde yüzünün siyah
oluşuna da şiirlerde değinilmiş; Sam gündüz, Ham ise geceye benzetilmiştir:
حامی تو به نفرین پدرگشته سیه روی تا حشر نگونساری از آالیش این رنگ
Ey Hâm sen babanın bedduasıyla siyah yüzlü olmuşsun, bu rengin pisliğinden
kıyamete kadar derbeder kalacaksın!74
همچو دو فرزند نوحاند ای عجب روز همچون سام و تیره شب چو حام
Ne tuhaf ki Nuh’un iki evladı gibidirler, gündüz Sâm gibi, karanlık gece de
Hâm gibidir.75
6. Hz. Nuh’un münkir oğlu Kenan:
Hz. Nuh’un davetini oğlu Kenan kabul etmemiş ve münkirlerden olmuştur.76
Kenan babasına inanmayarak gemiye binmemiş ve dağlara çıkmıştır. Ancak tufanda
boğularak ölmüştür.77 Kur’an’da Kenan’ın gemiye binmeyip, boğulduğu78;
Tevrat da ise Hz. Nuh’un bütün oğullarının (Sam, Yafes, Ham ve bir yerde Hz.
Nuh’un oğlu, bir yerde torunu şeklinde geçen Kenan’ın) gemiye bindiği ifade
edilmektedir.79
Hz. Nuh’un münkir oğlu Kenan, şiirlerde sıkça kullanılmış; bu olayın anlatıldığı
ayetlere telmihte bulunulmuş ya da iktibas yapılmıştır:
ز هول سیل عالم بر شده ایمن لب کشتی روح نوح پیغمبر شده بی قوت دین کنعان
Dünyadaki sel korkusundan geminin dışında güven kalmamış, Nuh peygamberin
vahyinden azıksız kalmış Kenan’ın dini.80
çadırlarında yaşasın, Kenan Yafet’e kul olsun.” (Tevrat, Tekvin, 9/20-27 74 Kâ‘ânî-yi Şîrâzî, a.g.e., s. 505 75 Nâsır-ı Husrev, a.g.e., s. 344. 76 Dihhudâ, a.g.e., C. XLVIII, s. 848. 77 Pala, a.g.e., s. 317. 78 “Gemi, dağlar gibi dalgalar arasında onları götürüyordu. Nûh, ayrı bir yere çekilmiş olan oğluna, “Yavrucu-
ğum, bizimle beraber sen de bin, inkârcılarla birlikte olma” diye seslendi. O, “Beni sudan koruyacak bir dağa
sığınacağım” dedi. (Nuh): “Bugün Allah’ın emrinden (azabından), merhamet sahibi Allah’tan başka koruyacak
kimse yoktur” dedi. Aralarına dalga girdi, böylece o da boğulanlardan oldu. (Kur’an-ı Kerim, Hûd, 47/42, 43). 79 “Nuh, oğulları, karısı, gelinleri tufandan kurtulmak için hep birlikte gemiye bindiler.” (Tevrat, Tekvin 7/7). 80 Senâî-yi Gaznevî, Dîvân-ı Hakîm Senâî-yi Gaznevî, s. 229.
246 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
لیک اندر چشم کنعان موی رست نوح و کشتی را بهشت و کوه جست
Ama Kenan’ın gözünde kıl bitti de, Nuh ile gemiyi bırakıp, dağı aramaya koyuldu.81
معصوم کی شوند ز توفان لفظ من کز نوح عصمت اال فرزند و زن نیند
Evladı ve karısı iffetli olmayan ismet sıfatlı Nuh’tan başkası benim lafzımın tufanından
nasıl masum olur?82
َ شنو
َوم
َ الی
همچو کنعان سوی هر کوهی مرو از نبی ِ العاصم
Kenan gibi her dağa yönelme! Kulak ver (Nuh) peygamberden “Lâ âsı-
me’l-yevme (Bu gün bir koruyan yok)” sözüne.83
“Lâ âsıme’l-yevme” ifadesi Kur’an-ı Kerim, 47 Hûd 43. ayetten iktibastır:
َمْو ُج
ْ
َهُ َما ال
َ ْين
َ َ و َح َ ال ب
َّ َ م َّن ر ِحم
ِال
ِ إ
ْم ِر ّللا
َ
َ ِ م ْن أ
َ ْوم
ْي
َ ال
َ َ ع ِ اصم
َ َ ال ال
َماء ق
ْ
ِ ِي م َن ال
َ ْع ِص ُمن
َ ٍل ي
َ َى جب
ِل
ِي إ
َ َ ال َ سآو
ق
ِ َ ين.
ْ ُمْغ َرق
َ َك َ ان ِ م َن ال
ف
O, “Beni sudan koruyacak bir dağa sığınacağım” dedi. (Nuh): “Bugün Allah’ın
emrinden (azabından), merhamet sahibi Allah’tan başka koruyacak kimse
yoktur” dedi. Aralarına dalga girdi, böylece o da boğulanlardan oldu. (Kur’an-ı
Kerim, Hûd, 47/43)
نوح اگر بر جودی جودش نجستی التجا همچوکنعان نامدیهرگز برون از بحر آب
Nuh eğer onun cömertlik Cûdî’sine sığınmasaydı, Kenan gibi, asla denizden
çıkamazdı.84
حاکم چو عشق باشد فرمان عقل مشنو کشتی چو نوح سازد کنعان چه کار دارد
Hâkim aşk olursa, aklın fermanını dinleme, gemiyi Nuh yapınca Kenan ne işe
yarar?85
81 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. VI, s. 236. 82 Hâkânî-yi Şirvânî, a.g.e., C. I, s. 216. 83 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. VI, s. 374. 84 Kâ‘ânî-yi Şîrâzî, a.g.e., s. 78. 85 Hâcû-yi Kirmânî, a.g.e., s.627
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 247
C. Nuh’un kavmiyle ilgili kullanımlar:
1. Kavmin şirk koşması ve bunun neticesinde helak oluşu:
Hz. Nuh’un kavmi putperest bir kavimdi.86 Bu yüzden helak edilen bu kavim
Kur’an’da geçtiği üzere87 Vedd, Süvâ, Yeğûs, Ye’ûk ve Nesr adlı putlara tapmaktaydı.
Allah’a şirk koşan bu kavim aynı zamanda zalim, azgın ve fâsıkdı. Bu
kavim batılı hakkın yerine koyan, manen kör bir kavimdi. Tüm bu kötü hasletleri
ve Hz. Nuh’u yalanlamaları sebebiyle Allah tarafından tufanda boğulmuşlardır.88
Kur’an’da Hz. Nuh’un kavminin tüm kötü hasletleri sebebiyle helak oluşları ayrıntılı
olarak anlatılmaktadır.89
Klasik Fars şiirinde Hz. Nuh’un kavminin kötü özellikleri ve bunlar neticesinde
boğularak cezalandırılmalarına değinilmiştir:
چون قوم نوح خشک نهاالن بی برند باد از تنور پیرزنی فتح بابشان
Nuh’un kavmi meyvesiz kuru fidanlar gibidir, koca karı tandırından açılsın
onların kapıları.90
جور کفر نوحیان و صبر نوح نوح را شد صیقل مرات روح
Nuh kavminin küfrünün cefası ve Nuh’un sabrı, Nuh’un ruh aynasına cila
oldu.91
نوح نهصد سال دعوت می نمود دم به دم انکار قومش می فزود
Nuh, dokuz yıl elli yıl davet etti de kavminin inkârı her an arttı.92
86 Köksal, a.g.e., C. I, s. 87. 87 “Şöyle dediler: ‘Sakın ilâhlarınızı bırakmayın. Hele hele Vedd’i, Süvâ’ı, Yeğûs’u, Ye’ûk’u ve Nesr’i hiç bırakmayın.”
(Kur’an-ı Kerim, Nûh 71/23) 88 Dartma, a.g.e., s. 35-39. 89 “Daha önce de Nûh’un kavmini helâk etmişti. Şüphesiz onlar daha zalim ve daha azgın kimselerdi.” (Kur’an-ı
Kerim, Necm, 53/52); “Bunlardan önce de Nûh kavmini helâk etmiştik. Çünkü onlar fâsık bir toplum idiler.”
(Zâriyât, 51/46); “Onlardan önce Nûh’un kavmi ve onlardan sonra gelen topluluklar da yalanlamıştı. Her ümmet
kendi peygamberini yakalayıp cezalandırmaya azmetmişti. Hakkı yok etmek için batıl şeyler ileri sürerek
tartışmışlardı. Bu yüzden onları kıskıvrak yakaladım. Benim cezalandırmam nasılmış, (gördüler)!” (Kur’an-ı
Kerim, Mümin, 40/5); “Derken kavmi onu yalanladı. Biz de onu ve gemide onunla beraber bulunanları kurtardık.
Âyetlerimizi yalanlayanları da suda boğduk. Çünkü onlar (vicdanları hakka kapalı) kör bir kavim idiler.”
(Kur’an-ı Kerim, A’râf, 7/64).
90 Hâkânî-yi Şirvânî, a.g.e., C. I, s. 420. 91 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. VI, s. 232. 92 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. VI, s. 4.
248 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
وآن دگر قوم چون زبان بگشاد
التذر گفت قوم را یکسر
همه را جملگی به طوفان داد
زانکه کردند زو به جمله حذر
Sonra kavim ağzını açınca, hepsini toptan tufana verdi.
“Lâ tezer (sağ bırakma)” kavimden hiç kimseyi dedi; çünkü hepsi ondan ka-
çındılar.93
2. Gemiyle ilgili kullanımlar:
a. Nuh’un gemisi ve bu gemiye yüklenen anlamlar
Hz. Nuh asırlarca kavmini Allah’a inanmaya çağırmış; onlara nasihat etmiş;
ancak tüm çabalarına karşın onlar Hz. Nuh’u alaya almış, cefa etmişlerdir. Bunun
üzerine Hz. Nuh, kavmine beddua etmiş ve Allah’tan yeryüzünde inanmayanlardan
kimseyi sağ bırakmamasını istemiştir. Hz. Nuh’un duası kabul olmuş ve
Kur’an’da94 ve Tevrat’ta anlatıldığı üzere95 Allah tarafından ona bir gemi yapması
ve geminin içerisine de inananları ve her çeşit hayvandan birer çifti koyması
vahyedilmiştir.96
Klasik Fars şiirinde Hz. Nuh’un gemisi hemen hemen tüm şairlerce sıkça kullanılmıştır:
حافظ از دست مده دولت این کشتی نوح ور نه طوفان حوادث ببرد بنیادت
93 Senâî-yi Gaznevi, Hadîkatu’l-hakîkâ ve Şerî‘atu’t-Tarîka, s. 740-741. 94 “Bunun üzerine Nûh’a, “Bizim gözetimimiz altında ve vahyimize göre o gemiyi yap” diye vahyettik. Bizim
emrimiz gelip de tandır kaynamaya başlayınca, (sular coşup taştığında Nûh’a) dedik ki: “Her cins canlıdan
(erkekli dişili) birer çift, bir de kendileri aleyhinde daha önce hüküm verilmiş olanlardan başka aileni gemiye
al ve zulmeden kimseler hakkında bana hiç yalvarma! Şüphesiz onlar suda boğulacaklardır.” (Kur’an-ı Kerim,
Müminûn 23/27),“Nûh’a vahyolundu ki: “Kavminden daha önce iman etmiş olanlardan başka, artık hiç
kimse iman etmeyecek. O hâlde, onların yapmakta oldukları şeylerden dolayı üzülme. Gözetimimiz altında ve
vahyimize göre gemiyi yap. Zulmedenler hakkında bana bir şey söyleme. Çünkü onlar suda boğulacaklardır.”
(Kur’an-ı Kerim, Hûd 11/36-37).
95 “Tanrı Nuh’a, “İnsanlığa son vereceğim” dedi, “Çünkü onlar yüzünden yeryüzü zorbalıkla doldu. Onlarla birlikte
yeryüzünü de yok edeceğim. Kendine gofer ağacından bir gemi yap. İçini dışını ziftle, içeriye kamaralar yap.
Gemiyi şöyle yapacaksın: Uzunluğu üç yüz, genişliği elli, yüksekliği otuz arşın olacak. Pencere de yap, boyu yukarıya
doğru bir arşını bulsun. Kapıyı geminin yan tarafına koy. Alt, orta ve üst güverteler yap. Sağ kalabilmeleri için
her canlı türünden bir erkek, bir dişi olmak üzere birer çifti gemiye al. Çeşit çeşit kuşlar, hayvanlar, sürüngenler sağ
kalmak için çifter çifter sana gelecekler. Yanına hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ilerde yemek
üzere depola.” (Tevrat, Tekvin 6/13-21); “RAB Nuh’a, “Bütün ailenle birlikte gemiye bin” dedi, “Çünkü bu kuşak
içinde yalnız seni doğru buldum. Yeryüzünde soyları tükenmesin diye, yanına temiz sayılan hayvanlardan erkek ve
dişi olmak üzere yedişer çift, kirli sayılan hayvanlardan birer çift, kuşlardan yedişer çift al.” (Tevrat, Tekvin 7/1-3). 96 Pala, a.g.e., s. 317.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 249
Hafız, bu Nuh’un gemisinin devletini kaybetme! Yoksa olaylar tufanı seni harap
eder.97
کشتی نوح از نظر من نجات یافت نار خلیل سوخت هم از تاب آذرم
Nuh’un gemisi benim bakışımla kurtuluş buldu, Halil’in ateşi de benim ateşimin
hararetiyle yandı.98
رفیق رفت به الهام در سفی ٔ نه نوح ز هر غریق فرومانده من غریق ترم
Dost ilhamla Nuh’un gemisine gitti, her yorgun boğulmuştan ben daha fazla
boğulmuşum.
99
Hz. Nuh’un gemisi adalet, huzura erme, kurtuluş, sığınak, vefa ve vuslat simgesi
olarak görülmüştür:100
بجز حمایتش از حادثات امان ندهد که این چو کشتی نوحست و او چو طوفانست
Ancak senin himayen olaylara aman verir; çünkü bu Nuh’un gemisi gibidir ve
o tufan gibidir.101
طوفان بال از چپ و از راست بر آمد در باده گریزید که آن کشتی نوحست
Bela tufanı sağdan ve soldan geldi, şaraba koşun; çünkü o Nuh’un gemisidir.102
ٔ اطفال بود کشتی نوح
آن جا که محیط عشق توفان خیز است گهواره
Aşk muhitinin tufan kaldırdığı ortamda, çocukların beşiği Nuh’un gemisi olur.103
چون موج ستم فوج کشد کشتی نوحست چون گرد بال نشر کند ابر مطیرست
Zulüm dalgası arka arkaya gelince, Nuh’un gemisidir, bela tozu kalkınca yağ-
mur bulutudur.104
ای روی تو روز و وصل تو کشتی نوح انصاف بده بیتو به سر بتوان برد؟
97 Hâfız-ı Şîrâzî, Dîvân-ı Hâfız-ı Şîrâzî, nşr. Muhammed-i Kazvînî, Kâsım-ı Ğanî, Tahran 1384 hş., s. 26. 98 Fahruddîn-i Irâkî, Mecmu‘a-i Âsâr-i Fahruddîn-i Irâkî, tsh. Nesrîn-i Muhteşem, Tahran 1372 hş, s. 308. 99 Senâî-yi Gaznevî, Dîvân-ı Hakîm Senâî-yi Gaznevî, s. 203. 100 Yâhakkî, a.g.e., s.829. 101 Enverî, a.g.e., s. 351. 102 Senâî-yi Gaznevî, Dîvân-ı Hakîm Senâî-yi Gaznevî, s. 372. 103 ‘Urfî-yi Şîrâzî, Kulliyât-ı ‘Urfî-yi Şîrâzî, tsh. Muhammed Veliyyü’lhak-ı Ensârî, Tahran 1378 hş., C. III,
s. 34.
104 Enverî, a.g.e., s. 45.
250 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
Ey senin yüzün gündüz ve vuslatın ise Nuh’un gemisidir, insaf et, sensiz yaşanabilir
mi?105
شاه عادل چو کشتی نوحست که ازو امن و راحت روحست
Adil hükümdar Nuh’un gemisi gibidir, emniyet ve ruhun huzuru ondandır.106
فیض او در صفا سکی ٔ نه روح فضل او در وفا سفی ٔ نه نوح
Onun feyzi sefada ruhun huzurudur, onun fazileti vefada Nuh’un gemisidir.107
b. Hz. Nuh’un gemi yapımı:
Kur’an’da anlatıldığı üzere108Hz. Nuh, Allah tarafından kendisine gelen vahiy
üzere inananlarla birlikte gemiyi yapmaya başlamış; kavmi ise gemi yapıyor diye
onunla alay etmişlerdir.109
Hz. Nuh’un karada gemi yapması ve kavminin onunla alay etmesi olayı şiirlerde
işlenen konulardandır:
نوح اندر بادیه کشتی بساخت
در بیابانی که چاه آب نیست
آن یکی می گفت ای کشتی بتاز
او همی گفت این به فرمان خداست
صد مثلگو از پی تسخیر بتاخت
می کند کشتی چه نادان و ابلهیست
و آن یکی می گفت پرش هم بساز
این بچربکها نخواهد گشت کاست
Nuh, çölde gemi yaptı, yüz darbımesel söyleyen alay etmek için koşuşturdu.
Su kuyusu olmayan çölde gemi yapıyor, ne cahil ve ne bilgisizdir.
O biri “ey gemi koş” diyordu, bir diğeri “ona kanat da yap” diyordu.
O ise, “bu Allah’ın emriyledir”, bu alaylarla eksilmeyecek” diyordu.110
c. Gemiye Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın na’şlarının konması:
Hz. Nuh’a Allah tarafından, gemiye inananları, her çeşit hayvandan bir çifti ve
Hz. Âdem ile Hz. Havva’nın na’şlarını da koyması buyrulmuştur.111 Klasik Fars
105 Enverî, a.g.e., s. 598. 106 Senâî-yi Gaznevi, Hadîkatu’l-hakîkâ ve Şerî‘atu’t-Tarîka, s. 556. 107 Senâî-yi Gaznevi, Hadîkatu’l-hakîkâ ve Şerî‘atu’t-Tarîka, s. 296. 108 “(Nûh) gemiyi yapıyordu. Kavminden ileri gelenler her ne zaman yanına uğrasalar, onunla alay ediyorlardı.
Dedi ki: “Bizimle alay ediyorsanız, sizin bizimle alay ettiğiniz gibi biz de sizinle alay edeceğiz. Artık, geldiği
kimseyi rezil eden azabın kime geleceğini, kimin üzerine sürekli bir azabın ineceğini ileride anlayacaksınız.”
(Kur’an-ı Kerim, Hûd, 11/38, 39).
109 Yıldırım, a.g.e., s. 554. 110 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. III, s. 310. 111 Şemîsâ, a.g.e., s.665.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 251
şiirinde bu olaya “Nuh’un gemisinde bir toprak yani Hz. Âdem ile Hz. Havva’nın
naaşlarının bulunduğu” söylenerek yer verilmiştir:
یار مردان خدا باش که در کشتی نوح هست خاکی که به آبی نخرد طوفان را
Allah erlerine arkadaş ol; çünkü Nuh’un gemisinde öyle bir toprak var ki, tufanı
sudan bile saymaz.112
d. Şeytanın gemiye binişi:
Rivayet edildiği üzere Hz. Nuh, eşeği gemiye bindirirken şeytan, eşeğin kuyruğuna
asılmıştır. Şeytan kuyruğuna asıldığı için eşeğin ayağı yerden kalkamamış;
Hz. Nuh eşeği gemiye sokmak için yanlışlıkla “Şeytan yanında olsa da gir” demiş
ve bunun üzerine şeytan da gemiye binmiştir.113 Şiirde bu olaya şöyle yer verilmiştir:
چهل شباروز ابلیس بد به نوح نبی بدان سفینه بر آب اندرونش مقام
Kırk gün iblis, Nuh peygamberle, o sudaki geminin içinde birlikte kaldı.114
e. Geminin Cûdî dağına oturması:
Tufan Allah’ın emriyle son bulduktan sonra gemi Cûdî dağı üzerine oturmuş-
tur.115 Kur’an’da tufanın son buluşu ve geminin Cûdî dağı üzerine116; Tevrat’ta ise
Ararat dağına oturduğu ifade edilmektedir.117
Hz. Nuh’un gemisinin üzerine oturduğu Cûdî dağına, Fars şiirinde değinilmiştir:
ز طوفان فناام واخریدی که هم نوحی و هم کشتی جودی
Yokluk tufanından sen satın aldın beni; sen hem Nuh’sun hem de Cudi dağındaki
(Nuh’un )gemisisin.118
112 Hâfız-ı Şîrâzî, Dîvân-ı Hâfız-ı Şîrâzî, tsh. Seyyid ‘Alî-yi Muhammed, s. 137. 113 Aydemir, a.g.e., s. 48. 114 Sûzenî-yi Semerkandî, Hakîm Sûzenî-yi Semerkandî “ve Dîvân’ı”, nşr. Nâsıruddîn Şâh-ı Huseynî, Tahran
1344 hş., s. 175.
115 Dihhudâ, a.g.e., C. XLVIII, s. 848. 116 “Ey yeryüzü! Yut suyunu. Ey gök! Tut suyunu” denildi. Su çekildi, iş bitirildi. Gemi de Cûdî’ye oturdu ve
“Zalimler topluluğu, Allah’ın rahmetinden uzak olsun!” denildi.” (Kur’an-ı Kerim, Hûd, 11/44). 117 “Sonra Tanrı Nuh’u ve gemideki evcil ve yabanıl hayvanları anımsadı. Yeryüzünde bir rüzgâr estirdi, sular
alçalmaya başladı. Enginlerin kaynakları, göklerin kapakları kapandı. Yağmur dindi. Sular yeryüzünden çekilmeye
başladı. Yüz elli gün geçtikten sonra sular azaldı. Gemi yedinci ayın on yedinci günü Ararat dağlarına
oturdu.” (Tevrat, Tekvin 8/1-5). 118 Mevlânâ, Külliyât-ı Şems-i Tebrîzî, C. II, s. 978.
252 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
نوح اگر بر جودی جودش نجستی التجا همچو کنعان نامدیهرگز برون از بحر آب
Nuh eğer onun cömertlik Cûdî’sine sığınmasaydı, Kenan gibi asla denizden
çıkamazdı.119
3. Tufan ile ilgili kullanımlar:
a. Nuh Tufanı:
Hz. Nuh’un kavminden ona inananlar gemiye binmiş, ancak ona Hz. Nuh’a
inanmayan oğlu Kenan ve karısı Vâhile müşriklerle birlikte gemiye binmemiştir.
Allah tarafından göklerden sular boşalmış; yerden de bir koca karı tandırından
sular kaynamış ve her taraf sular altında kalmıştır. Gemide bulunanlar dışındakiler
boğularak ölmüştür.120 Fars şiirinde Nuh tufanı mazmunu çokça kullanılmış;
genellikle aşığın gözyaşı ve kanlı gönlü tufana teşbih edilmiştir:
نور تو صحرا گرفت و اشک من دریا نمود موسی آتش باز دید و نوح طوفان تازه کرد
Senin nurun ovayı kapladı ve benim gözyaşım deniz ortaya çıkardı, Musa ateşi
tekrar gördü ve Nuh tufanı yeniledi.121
از آب دیده صد ره طوفان نوح دیدم وز لوح سینه نقشت هرگز نگشت زایل
Gözyaşımdan yüzlerce Nuh tufanı gördüm ve gönül levhamdan senin nakşın
asla yok olmadı.122
سرشک من که ز طوفان نوح دست برد ز لوح سینه نیارست نقش مهر تو شست
Nuh tufanını bastıran gözyaşım, gönül levhamdan senin sevgi nakşını silemedi.123
می جوشد از درون دلم چشمه چشمه خون توفان نوح را دگر ایام تازه شد
Gönlümün içinden kan taşar pınar gibi, ertesi gün Nuh tufanı tazelenir.
124
119 Kâ‘ânî-yi Şîrâzî, a.g.e., s. 78. 120 Dihhudâ, a.g.e., C. XLVIII, s. 848. 121 Hâkânî-yi Şirvânî, a.g.e., C. II, s. 844. 122 Hâfız-ı Şîrâzî, Dîvân-ı Hâfız-ı Şîrâzî, nşr. Muhammed-i Kazvînî, Kâsım-ı Ğanî, s. 218. 123 Hâfız-ı Şîrâzî, Dîvân-ı Hâfız-ı Şîrâzî, nşr. Muhammed-i Kazvînî, Kâsım-ı Ğanî, s. 31. 124 ‘Urfî-yi Şîrâzî, a.g.e., C. I, s. 601.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 253
b. Tufanın Cuma günü meydana gelmesi:
Nuh tufanı Cuma günü başlamıştır.125 Şairler tufanın Cuma günü başladığına
dikkat çekmişlerdir:
حج ما آدینه و ما غرق طوفان کرم خود به عهد نوح هم آدینه طوفان دیدهاند
Bizim haccımız Cuma’dır ve biz kerem tufanında boğulmuşuz, bizzat Nuh’un
zamanında da Cuma günü tufan görmüşlerdir.126
آدی ٔ نه بود صاعقه مرگ او بلی طوفان نوح نیز هم آدینه بوده بود
Onun ölümü (ne sebep olan) yıldırım Cuma günüydü evet, Nuh’un tufanı da
Cuma günü olmuştu.127
c. Tufanın bir kocakarı tandırından başlaması:
Hz. Âdem, cennetten yeryüzüne gönderildiği zaman Cebrail, ona çeşitli tarım
aletleri ve tandır yapmasını öğretmiştir. Hz. Nuh zamanına değin gelen bu tandır
kimilerine göre Kûfe’de yaşlı bir kadının evinde bulunmaktaydı; Nuh tufanı da
bu tandırda suyun kaynamasıyla meydana gelmişti. Fars edebiyatında bu tandır
“tennûr-i pîrzen (koca karı tandırı) diye adlandırılmıştır.128 Kur’an’da da tufanın
tandırdan başladığı anlatılmaktadır.129Nuh tufanının başladığı tennûr-i pîrzen
mazmunu çokça kullanılmıştır:
ز تف تیغ تو طوفان خون شود جاری بدان مثابه که طوفان نوح از تنور
Nuh tufanının tandırdan (akması) gibi, senin kılıcının sıcaklığından kan tufanı
akar.130
ٔ عالم ٔ به استغاثه نوح از تنور چشمه گشا
نقاب بند ز طوفان به چهره
Âlemin çehresine tufandan peçe ört, Nuh’un yakarışıyla tandırdan pınar aç.131
چون قوم نوح خشک نهاالن بی برند باد از تنور پیرزنی فتح بابشان
125 Şemîsâ, a.g.e., s.664. 126 Hâkânî-yi Şirvânî, a.g.e., C. I, s. 173. 127 Hâkânî-yi Şirvânî, a.g.e., C. II, s. 1176. 128 Yâhakkî, a.g.e., s.256, 257. 129 “Nihayet emrimiz gelip, tandır kaynamaya başlayınca (sular coşup taşınca) Nûh’a dedik ki: “Her cins canlı-
dan (erkekli dişili) birer çift, bir de kendileri hakkında daha önce hüküm verilmiş olanlar dışındaki ailen ile iman
edenleri ona yükle.” Ama onunla beraber sadece pek az kimse iman etmişti.” (Kur’an-ı Kerim, Hûd, 11/40). 130 Kâ‘ânî-yi Şîrâzî, a.g.e., s. 453. 131 Muhteşem-i Kâşânî, Dîvân-ı Muhteşem-i Kâşânî, tsh. Mihr ‘Alî-yi Gurgânî, Tahran 1373 hş., s. 127.
254 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
Nuh’un kavmi meyvesiz kuru fidanlar gibidir, koca karı tandırından açılsın
onların kapıları.132
چو دریای عتاب تو بجوشد برآید موج طوفان از تنوری
Senin azarlama denizin coşunca, tandırdan tufan dalgaları ortaya çıkar.133
d. Tufandan sadece Hz. Nuh’a inanan ve onunla beraber gemiye binenlerin
emniyette oluşu:
Nuh tufanından yeryüzünde Hz. Nuh ve ona inanıp gemiye binenler dışında
hiç kimse kurtulamamıştır.134 Bu olaya birçok telmih yapılmıştır:
کوهها را هست زین طوفان فضوح کو امانی جز که در کشتی نوح
Dağlar bile bu tufanla rüsva olduktan sonra, Nuh’un gemisinden başka nerede
kurtuluş var?135
بحر پر کشتیست لیکن جمله در گرداب خوف بیسفی ٔ نه نوح نتوان چشم معبر داشتن
Deniz gemi doludur, ancak hepsi korku girdabındadır, Nuh’un gemisi olmadan
geçmek beklenemez.136
ای دل ار سیل فنا بنیاد هستی برکند چون تو را نوح است کشتیبان ز طوفان غم مخور
Ey gönül; fena seli varlık temelini kökünden sökerse, senin kaptanın Nuh oldukça
korkma!137
طوفان اشک من عالم خراب کرد تو سالمی مگر نوح پیمبری
Gözyaşı tufanım dünyayı harap etti, sen sapasağlamsın, yoksa Nuh peygamber
misin?138
طوفان بال از چپ و از راست بر آمد در باده گریزید که آن کشتی نوحست
Bela tufanı sağdan ve soldan geldi, şaraba koşun; çünkü o Nuh’un gemisidir.139
132 Hâkânî-yi Şirvânî, a.g.e., C. I, s. 420. 133 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Külliyât-ı Şems-i Tebrîzî, C. II, s. 984. 134 Köksal, a.g.e., C. I, s. 100. 135 Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî, C. V, s. 314. 136 Senâî-yi Gaznevî, Dîvân-ı Hakîm Senâî-yi Gaznevî, s. 245. 137 Hâfız-ı Şîrâzî, Dîvân-ı Hâfız-ı Şîrâzî, nşr. Muhammed-i Kazvînî, Kâsım-ı Ğanî, s. 183. 138 Kâ‘ânî-yi Şîrâzî, a.g.e., s. 781. 139 Senâî-yi Gaznevî, Dîvân-ı Hakîm Senâî-yi Gaznevî, s. 372.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 255
e. Nuh’un tufanın bitip bitmediğini anlamak için güvercini görevlendirmesi:
Hz. Nuh, tufanın sona erip ermediğini anlamak için önce bir kargayı göndermiş;
ancak karga leşleri görünce Nuh’un emrini unutmuştur.140 Daha sonra bir
güvercin göndermiş ve güvercin gagasında yeşil bir zeytin dalıyla geri dönmüş-
tür.141 Hz. Nuh da tufanın sona erdiğini anlamıştır. Tevrat’ta da Hz. Nuh’un önce
bir kuzgun, ardından güvercini gönderdiği ve onunda gagasında bir zeytin dalıyla
geldiği ifade edilmektedir.142 Hz. Nuh’un ulağı diye adlandırılan güvercin, Hz.
Nuh ile beraber kullanılan mazmunlardan sayılır. Attâr bir beytinde Hz. Nuh ve
güvercinine işaret etmiştir:143
به عشق بلبل مست و غم کبوتر نوح به حدس هدهد بلقیس و عزت عنقا
Mest bülbülün aşkıyla ve Nuh’un güvercininin gamıyla, Belkıs’ın Hüdhüd’ü-
nün sezgisiyle ve Anka’nın izzetiyle…
Sonuç
Kuran’da ve Tevratta çokça yer verilen Hz. Nuh, İdris’ten sonra peygamber
olmuştur. Babasının adı Lemek’tir. Tufan sebebiyle Hz. Âdem’den sonra insanlı-
ğın “ikinci babası” olarak adlandırılmıştır. Hz. Nuh, Allah’a şirk koşan kavmini
doğru yola davet için gönderilmiştir. Asırlarca sabırla kavmini Allah’a iman etmeye
çağırmış; ancak kavmi ona inanmamış; hatta kötü davranmış ve Hz. Nuh’u
yalanlamıştır.
Kavminin yaptıkları karşısında çaresiz kalan Hz. Nuh, onları helak etmesi için
Allah’a dua etmiştir. Bunun üzerine Allah, ona bir gemi yapmasını ve içine her
hayvandan ikişer çifti ve inananları bindirmesini; tufan çıktığında gemide bulunanlar
dışındaki müşriklerin boğulacağını vahy etmiştir. Hz. Nuh da kendisine
inananlarla birlikte gemiyi yapmaya başlamıştır. Gemi yapımı bitince kendisine
inananlarla birlikte gemiye binmiş; ancak oğlu Kenan ve eşi Vâhile ona inanma-
140 Yâhakkî, a.g.e., s. 829. 141 Robert Graves -Raphael Patai, İbrani Mitleri, çev. Uğur Akpur, İstanbul 2009, s. 168. 142 “Kırk gün sonra Nuh yapmış olduğu geminin penceresini açtı. Kuzgunu dışarı gönderdi. Kuzgun sular kuruyuncaya
kadar dönmedi, uçup durdu. Bunun üzerine Nuh suların yeryüzünden çekilip çekilmediğini anlamak
için güvercini gönderdi. Güvercin konacak bir yer bulamadı, çünkü her yer suyla kaplıydı. Gemiye, Nuh’un
yanına döndü. Nuh uzanıp güvercini tuttu ve gemiye, yanına aldı. Yedi gün daha bekledi, sonra güvercini yine
dışarı saldı. Güvercin gagasında yeni kopmuş bir zeytin yaprağıyla akşamleyin geri döndü. O zaman Nuh suların
yeryüzünden çekilmiş olduğunu anladı.” (Tevrat, Tekvin 8/6-11). 143 Şemîsâ, a.g.e., s.525.
256 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
mış ve gemiye binmemişlerdir. Allah’ın emri üzerine gökten yağmurlar yağdı-
ğında, yerden ise bir koca karı tandırından sular fışkırdığında Hz. Nuh ile birlikte
gemiye binenler dışındakiler boğularak helak olmuşlardır. Tufan sona erdiğinde
gemi Allah’ın emriyle Cûdî dağının üzerine oturtulmuştur.
Hz. Nuh, tufanın sona erdiğini anlamak için ilkin bir kargayı görevlendirmiş;
ancak o görevini yerine getirmeyince, güvercini göndermiştir. Güvercin gagasında
bir zeytin dalıyla geri dönünce, Hz. Nuh tufanın sona erdiğini anlamıştır. Hz.
Nuh ve beraberindekiler gemiden inmişlerdir. Hz. Nuh ve ona inananların gemiden
indiği aşure günü herkes oruç tutup Allah’a şükretmiştir. Hz. Nuh gemiden
indiği yere bir mescit inşa etmiştir. Tufandan sonra insanlar Tevrat’ta da geçtiği
gibi Hz. Nuh’un Ham, Sam ve Yafes (Yafet) adlı oğullarından türemişlerdir.
Fars edebiyatında bilhassa Klasik Fars şiirinde Hz. Nuh gerek şahsi özelliklerine
gerek Nuh’un gemisine gerekse Nuh tufanına teşbih ve telmih yapılarak ve
bu kıssanın geçtiği ayetlere iktibasta bulunularak çeşitli şekillerde kullanılmıştır.
Fars şiirinde Hz. Nuh’un, Hz. İdris’ten sonra peygamber olması, dokuz yüz
elli yıl süren ömrü, insanları gece gündüz açık ve gizli olarak doğru yola davet
etmesi, sabrı, duası ve marangozluğu gibi şahsi özellikleri yanında Hz. Nuh’un
babası, eşi ve çocuklarına gibi aile bireylerine ve kavminin putperestliğine de
sıkça kullanılmıştır.
Kur’an’da ve Tevrat’ta da bildirildiği üzere dokuz yüz elli yıl yaşayan Hz.
Nuh’un ömrüne şairlerce birçok telmih yapılmış; Hz. Nuh’un ömrü Fars şiirinde
uzun yaşamın sembolü olarak omr-i Nuh teriminin doğmasına ve kullanılmasına
neden olmuştur.
Fars şairleri tarafından Nuh’un gemisi, gemi yapımı, gemiye Hz. Âdem ile Hz.
Havva’nın na’şlarının konması, şeytanın gemiye binişi ve geminin Cûdî dağına
oturması gibi gemi ile ilgili kavramlar; ayrıca Nuh tufanı, tufanın Cuma günü
meydana gelmesi, tufanın bir kocakarı tandırından başlaması, tufandan sadece
Hz. Nuh’a inanan ve onunla birlikte gemiye binenlerin güvende oluşu ve Hz.
Nuh’un tufanın sona erip ermediğini anlamak için bir güvercini görevlendirmesi
gibi tufanla alakalı kavramlar da şiirde fazlaca yer almıştır. Bilhassa Nuh’un gemisi
Fars şiirinde huzura erme, kurtuluş ve sığınak simgesi olarak kullanılmıştır.
Klasik Fars şiirinde Hz. Nuh’la ilgili kullanımlar şöyle sınıflandırılabilir:
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 257
Hz. Nuh’la ilgili kullanımlar:
A. Hz. Nuh’un şahsına ait özellikler: Hz. İdris’ten sonra peygamber olarak
gelişi, Hz. Nuh’un ömrü, insanları gece gündüz açık ve gizli olarak doğru yola
davet edişi, Hz. Nuh’un sabrı, Hz. Nuh’un duası, marangozluğu.
B. Hz. Nuh’un ailesiyle ilgili kullanımlar: Hz. Nuh’un babası Lemek, Hz.
Nuh’un münkir eşi Vâhile, Hz. Nuh’un Sam ve Ham adlı oğulları, Hz. Nuh’un
oğlu Sam’a öğüdü, Hz. Nuh’un oğlu Ham’a bedduası, Hz. Nuh’un münkir oğlu
Kenan.
C. Hz. Nuh’un kavmiyle ilgili kullanımlar: Kavmin şirk koşması ve bunun
neticesinde helak oluşu.
2- Gemiyle ilgili kullanımlar: Nuh’un gemisi ve bu gemiye yüklenen anlamlar,
Hz. Nuh’un gemiyi yapması, gemiye Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın na’şlarının
konması, şeytanın gemiye binişi, geminin Cûdî dağına oturması.
3- Tufan ile ilgili kullanımlar: Nuh tufanı, tufanın Cuma günü meydana gelmesi,
tufanın bir koca karı tandırından başlaması, tufandan sadece Hz. Nuh’a
inanan ve onunla beraber gemiye binenlerin emniyette oluşu, Hz. Nuh’un tufanın
bitip bitmediğini anlamak için güvercini görevlendirmesi.
258 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
SUMMARY
H.H. NOAH IN CLASSICAL PERSIAN POETRY
Yasemin YAYLALI*
His holiness (H.h.) Noah, who is mentioned in holy Koran and Torah several
times, became prophet after Prophet Idris. His father’s name is Lamech. Because
of the flood, he is known as the second father of humanity after Adam. H.h. Noah
was sent to invite his people to the right way. He invited his people for ages with
a great patience, however, his people did not believe in him; furthermore they
impugned him.
H.h. Noah, desperately, prayed Allah to perish his people. Thus, Allah inspired
him to build an Ark and to staff it with two couples from all creatures and his
believers; as all fatihless people would be drowned when the flood began. H.h.
Noah started to build the ark with his believers. When he finished it, he and his
all believers boarded but his son, Kenan, and his wife Vahile refused to board as
they did not believe in his message. When heavy rains started and water flushed
from a witch’s streams, all creatures were drowned apart from those who boarded
with Noah. At the end of the flood, the ark landed on the top of Mount Judi with
the will of Allah.
Noah, firstly, charged a crow to find out whether the flood finished but it
could not success this task so he charged a pigeon fort his task. When this pigeon
returned with an olive branch in its beak, he understood that the flood stopped.
Then they got off the ship. On that they, everybody gave thanks to Allah and
they all fasted. As it was also mentioned in Torah, after the flood, human beings
breeded from three sons of Noah: Shem, Ham and Japheth. In Persian literature,
especially in classical Persian poetry, Noah was used in terms of his personal
characteristics, similes and references with his ark or the flood by giving excerpts
of related verses from Koran.
In Persian poetry, Noah’s father, his wife and his sons and his people’s
heathenism were also mentioned as well as other topics such as his sequence of
prophecy after Idris, his life which exceeded nine hundred and fifty years, his
* Assist. Prof. Dr., Atatürk University, Faculty of Letters, Department of Persian Language and
Literature (yasemin_yaylali@hotmail.com).
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 259
implicit and explicit invitation to the way of Allah during day and night, his patience,
his prayer and his job that he was carpenter. As was stated in Koran and
Torah, the fact that Noah’s life lasted for nine hundred and fifty years was quoted
by many poets. His long life gave the birth to the term ‘life of Noah’ which is used
in Persian poetry as a simile for long life.
Some concepts like Noah’s ark, the construction of the ark, placement
of Adam’s and Eva’s corpses in the ark, satan who got on the ark, ark’s landing
on the top of Mount Judi and some facts for example the day on which the flood
started was friday, the flood started by a witch, only Noah and his believers saved
from the flood, Noah’s charging a pigeon in order to understand the end of the
flood were all used in Persian poetry. Especially Noah’s ark was used as a symbol
of peace, shelter and salvation. The usages related to Noah in Classical Persian
Literature can be classified as follow:
1-Usages related to Noah:
A. Usages related to Noah’s personality: His sequence of prophecy after
Idris, his life, his implicit and explicit invitation to the way of Allah during day
and night, his patience, his prayer and his job that he was a carpenter.
B. Usages related to Noah’s Family: His father Lamech, his unbeliever wife
Vahile, his sons Shem and Ham, his advices to his son Shem, his malediction to
his son Ham, his unbeliever son Kenan.
C. Usages related to Noah’s People: Being unbeliever thus being perished.
2- Usages related to Noah’s Ark: the ark and the similes related to the ark,
the construction of the ark, placement of Adam’s and Eva’s corpses in the ark,
satan who got on the ark, ark’s landing on the top of Mount Judi.
3- Usages related to the Flood: The flood, the day on which the flood started
was Friday, the flood started by a witch, only Noah and his believers saved from
the flood, Noah’s charging a pigeon in order to understand the end of the flood.
260 KLASIK FARS ŞIIRINDE HZ. NUH
KAYNAKÇA
Abdullah Aydemir, İslâmî Kaynaklara Göre Peygamberler, Ankara 1992.
‘Alî Ekber Dihhudâ, Lugatnâme I-L, Tahran 1337 hş.
Attâr-i Nîşâbûrî, İlahînâme (tsh. Muhammed Rızâ Şefî‘î-yi Kedkenî), Tahran
1387 hş.
Attâr-i Nîşâbûrî, Mantıku’t-tayr (tsh. Muhammed Rızâ Şefî‘î-yi Kedkenî),
Tahran 1388 hş.
Bahattin Dartma, Nuh Tufanı, İstanbul 2005.
Ekrem Sarıkçıoğlu, Başlangıçtan Günümüze Dinler Tarihi, Isparta 2011.
Enverî, Dîvân-ı Enverî (nşr. Sa‘îd-i Nefîsî), Tahran 1337 hş.
Fahruddîn-i Irâkî, Mecmu‘a-i Âsâr-i Fahruddîn-i Irâkî (tsh. Nesrîn-i Muhteşem),
Tahran 1372 hş.
Hâcû-yi Kirmânî, Dîvân-ı Kâmil-i Hâcû-yi Kirmânî (nşr. Sa‘îd-i Kâne‘î),
Tahran 1374 hş.
Hâfız-ı Şîrâzî, Dîvân-ı Hâfız-ı Şîrâzî (tsh. Seyyid ‘Alî-yi Muhammed), Tahran
1372 hş.
Hâfız-ı Şîrâzî, Dîvân-ı Hâfız-ı Şîrâzî (nşr. Muhammed-i Kazvînî, Kâsım-ı
Ğanî), Tahran 1384 hş.
Hâkânî-yi Şirvânî, Dîvân-ı Hâkânî-yi Şirvânî I-II (nşr. Mîr Celâluddîn-i
Kezzâzî), Tahran 1375 hş.
İskender Pala, Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü, İstanbul 2000.
Kâ‘ânî-yi Şîrâzî, Dîvân-ı Hakîm Kâ‘ânî-yi Şîrâzî (tsh. Emîr Sânî‘î “Hânsârî”,
Tahran 1380 hş.
M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi I-II, İstanbul 2005.
Menûçihrî-yi Dâmgânî, Dîvân-ı Menûçihrî-yi Dâmgânî (tsh. Muhammed-i
Debîrsiyâkî), Tahran 1375 hş.
Mes‘ûd-i Sa‘d-i Selmân, Dîvân-ı Mes‘ûd-i Sa‘d-i Selmân (tsh. Muhammed
Veliyyü’lhak-ı Ensârî), Tahran 1339 hş.
Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Mesnevî-yi Ma‘nevî I-VI (tsh. R. A. Nicholsun),
Tahran 1381 hş.
Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Külliyât-ı Şems-i Tebrîzî I-II (tsh. Nizâmuddîn-i
Nûrî), Tahran 1388 hş.
YASEMİN YAYLALI / Şarkiyat Mecmuası Sayı 25 (2014-2) 233-261 261
Muhteşem-i Kâşânî, Dîvân-ı Muhteşem-i Kâşânî (tsh. Mihr ‘Alî-yi Gurgânî),
Tahran 1373 hş.
Nâsır-ı Husrev, Dîvân-ı Nâsır-ı Husrev (nşr. Cihângîr-i Mansûr), Tahran
1375 hş.
Nimet Yıldırım, Fars Mitolojisi Sözlüğü, İstanbul 2008.
Nûruddîn ‘Abdurrahmân b. Ahmed Câmî, Mesnevî-yi Heft Evreng (tsh.
Murtazâ Muderris-i Gîlânî), Tahran 1386 hş., s. 598.
Ömer Faruk Harman, “Nûh”, DİA, İstanbul 2007, C. XXXIII, s. 224-227.
Robert Graves-Raphael Patai, İbrani Mitleri (çev. Uğur Akpur), İstanbul
2009.
Senâî-yi Gaznevî, Dîvân-ı Hakîm Senâî-yi Gaznevî (tsh. Pervîz-i Bâbâyî),
Tahran 1375 hş.
Senâî-yi Gaznevi, Hadîkatu’l-hakîkâ ve Şerî‘atu’t-Tarîka (tsh. Muhammed
Takî Muderris-i Razevî), Tahran 1387 hş.
Sûzenî-yi Semerkandî, Hakîm Sûzenî-yi Semerkandî “ve Dîvân’ı” (nşr. Nâ-
sıruddîn Şâh-ı Huseynî), Tahran 1344 hş.
Şemîsâ, Sîrûs, Ferheng-i Telmîhât, Tahran 1386 hş.
‘Urfî-yi Şîrâzî, Külliyât-ı ‘Urfî-yi Şîrâzî I-III (tsh. Muhammed Veliyyü’l-hak-ı
Ensârî), Tahran 1378 hş.
Yâhakkî, Muhammed Ca‘fer, Ferheng-i Esâtîr ve Dâstân-i Vârehâ der Edebiyyât-i
Fârsî, Tahran 1386 hş.

Konular