Farsçada Nesnelerine Göre Fiiller (32. Ders)

درس سی و دوم (Ders-i Sî u Dovvom)



***Dil Bilgisi***

*Nesnelerine Göre Fiiller

** Geçişli Fiil (فعل متعدی)

Bilindiği üzere, nesne alan (neyi ya da kimi?) sorularına cevap veren fiillere geçişli (müteaddi) fiil denilir.

Böyle bir fiilin nesnesi olan bir isim (Türkçe grameri açısından söyleyecek olursak) ya yalın halde (hiç bir ek almadan) ya da ismin -i halinde (-ı/-i ekini almış halde) cümlede yer alırlar.

Örnek cümleler:

من خواستم بگویم تو بالش را شکستی (Mî hâstem begûyem: 'To bâleş-râ şikestî. - 'Sen onun kanadını kırdın.' diyecektim.)

من خواستم ببوسمش ولی از مسافرها خجالت کشیدم (Mî hâstem bebûsemeş velî ez misâfirhâ hacâlet keşîdem. - 'Onu öpecektim lakin yolculardan utandım.)

من یکی دو نامه را برای شما قرائت من کنم (Men yekî do nâme-râ berâ-yı şomâ kırâet mîkonem. - Ben, bir-iki mektubu sizin için okuyorum.)

** Geçişsiz Fiil (فعل لازم)

Bu fiil de geçişli fiilin tersine nesne almaz ve cümlede fiil doğrudan özneyi etkiler.

Geçenki dersten de hatırlanabileceği üzere edilgen fiil sadece geçişli bir fiilden türetilebildiği için geçişsiz bir fiilin edilgeni mümkün değildir.

Bu tür fiiller nesne almaz ama dolaylı tümleç alabilirler.

Örnek cümleler:

مردی گریه کنان از کنار ما عبور کرد (Merdî girye konân ez kenâr-i mâ ubûr kerd. - Bir adam ağlayarak yanımızdan geçti.)

بیرون رفتم و شروع کردم به قدم زدن (Bîrûn reftem ve şurû kerdem be kadem zeden. - Dışarı gittim ve yürümeye başladım.)

با این حقوق نمی توانم اینجا بمانم (Bâ în hukûk ne-mî tevânem încâ bemânem. - Bu maaşla burada kalamam.)

** Ettirgen Fiil (فعل متعدی دوگانه )*

Üstteki adından da anlaşılacağı üzere, bu fiilde geçişli bir fiilin aktiflik anlamı ya da geçişlik derecesi bir takım ekler yardımıyla artırılır.

Muzarî (Geniş zaman) gövdesine (اندن- ânden) ya da (انیدن-ânîden) eklerinin ilave edilmesiyle elde edilen ettirgen fiiller, bir kişiye bir eylemi ya da bir hareketi yaptırmaya zorlama ya da sebep olma anlamını ifade eder.

Ettirgen fiiller nesnenin yanında dolaylı tümlece de ihtiyaç duyarlar.

Şimdi bazı geçişli fiilleri ettirgen yapalım:

Mazi/Geçmiş zaman gövdesi: خشکیدن - hoşkîden: kurumak
Muzari/Geniş zaman gövdesi: خشک - hoşk
Ettirgen Fiil: خشکانیدن / خشکاندن -hoşkânden/hoşkânîden: kurutmak

Mazi/Geçmiş zaman gövdesi: دویدن- devîden: koşmak
Muzari/Geniş zaman gövdesi: دو- dev
Ettirgen Fiil: دوانیدن/ دواندن-devânden/devânîden: koşturmak

Mazi/Geçmiş zaman gövdesi: خندیدن - handîden: gülmek
Muzari/Geniş zaman gövdesi: خند - hand
Ettirgen Fiil: خندانیدن/ خنداندن-handânden/handânîden: güldürmek

Mazi/Geçmiş zaman gövdesi: هراسیدن- herâsîden: korkmak
Muzari/Geniş zaman gövdesi: هراس - herâs
Ettirgen Fiil: هراسانیدن/ هراساندن-herâsânden/herâsânîden: korkutmak

Mazi/Geçmiş zaman gövdesi: جوشیدن- cûşîden: kaynamak
Muzari/Geniş zaman gövdesi: جوش - cûş
Ettirgen Fiil: جوشانیدن/ جوشاندن-cûşânden/cûşânîden: kaynatmak

Mazi/Geçmiş zaman gövdesi: چسبیدن - çeşbîden: yapışmak
Muzari/Geniş zaman gövdesi: چسب- çesb
Ettirgen Fiil: چسبانیدن/ چسباندن -çesbânden/çesbânîden: yapıştırmak

Mazi/Geçmiş zaman gövdesi: چرخیدن- çerhîden: dönmek (Tam burada sizin de aklınıza geldi mi sizinde 'çark etmek' fiili. )
Muzari/Geniş zaman gövdesi: چرخ- çerh
Ettirgen Fiil: چرخانیدن/ چرخاندن-çerhânden/çerhânîden: döndürmek

Örnek cümleler:

Geçişli: علی سیب را خورد (Alî sîb-râ hord - Ali elmayı yedi.)
Ettirgen: علی سیب را به بچه خوراند (Alî sîb-râ be beççe hôrând. - Ali elmayı çocuğa yedirdi.)

Geçişli: بهرام نامه را نوشت (Behrâm nâme-râ nivişt - Behram mektubu yazdı.)
Ettirgen: بهرام نامه را به پسرش نویساند (Behrâm nâme-râ be pisereş nivîsând - Behram mektubu oğluna yazdırdı.)


***Kelime Hazinesi***

چسب (çesb): yapışkan, tutkal, zamk
چسپیده (çesbîde): yapışık, yapışmış
خشک (hoşk): kuru, susuz (ıslak değil)
خشکبار (hoşkbâr): kuru meyve ('kak' denilir köylerde)
خشکسال (hoşksâl): kurak yıl
هراس (halezûn): salyangoz
هراسان (herâsân): korkak ; korkarak
هراسناک (herâsnâk): korkunç
افزایش (efzâyiş): artma, fazlalaşma, artış
افزاینده (efzâyende): arttıran, fazlalaştıran
افزون (efzûn): çok, fazla
ارزنده (erzende): değerli, kıymetli
ارزمند (erzmend): değerli; layık; aziz
ارزن (erzen): darı, kuş yemi
ارزش (erziş): değer, fiyat; layık olma
ارشک (ereşk): kıskançlık, haset


***Hikmet Damlaları***


1- به لقمان حکمت آموختن غلط است

(Be Lokman hıkmet âmûhten ğalet est..)

Lokman'a hikmet öğretmek (yani öğretmeye kalkışmak) hatadır.

2- تا پول ندهی آش نخوری

(Tâ pûl nedehî âş nehorî.)

Bak, para vermezsen yemek yemezsin.

3- خانۀ دوستان بروب و درِ دشمنان مکوب, Sa'di Şirâzî

(Hâne-i dûstân berûb u der-i duşmenân mekûb.)

Dostların evini süpür ve (bununla beraber) düşmanların kapısına çivi çakma (ya da düşmanların kapısını dövme) !


* - Fiil-i Müteaddi-yi Do-gâne yani ikinci dereceden geçişli fiil demektir.
* برخاستن kalkmak, برخیزاندن ise kaldırmak demektir. خاستن fiilinin muzari (geniş) zaman kökü خیز olup ona اندن eklenmiş ve برخیزاندن fiili elde edilmiştir. Fiile bitişen ت ise nesnedir ve 'seni' anlamındadır.