İran’da Keçecilik

Keçecilik başlangıç tarihi ve gelişim süreci tam olarak bilinmeyen en eski İran el sanatlarından biridir. Keçecilik sanatı ürünlerine dünyada en eski örnek ise İran Ahameneşi dönemine aittir. Daha çok duvar süsü, at üstüne koymak ve yer döşemesi olarak kullanılan keçe, teknik ve sanatsal açıdan oldukça dikkat çekici bir el sanatı biçimidir.

Keçe en eski zamanlardan beri yer döşemesi olarak kullanılan en sade ürünlerden biridir ve onu yapmak için özel bir tezgaha ihtiyaç duyulmamaktadır.

Keçe yünün doğal özellikleri gereği nemli bir biçimde kullanılarak bükülüp sıkıştırılmasıyla elde edilir.

İlk keçe yapımında yün elyafın yıkanarak daha sonra suyunun sıkılması için sopa yardımıyla dövülerek nemliği alınmış olduğu ve böylece yünün doğal özelliğinin keşfedildiği tahmin edilmektedir. Böylece keçecilik sanatı icat olmuş ve daha sonra yer döşemesi olarak kullanılmak üzere halı ve kilim yapımı keşfedilmiştir. Halı ve kilim yapımında kullanılan ana maddeler keçe yapımında kullanılan ana maddelerle aynıdır. Bu yüzden daha çabuk ve ucuza mal edilen keçe bugüne kadar kullanıla gelmiştir.

Keçe yapımında en gerekli olan beden gücü olduğu için İran’da keçe yapımı çoğunlukla erkeklerin işi olmuştur. Keçenin asıl hammaddesi olan siyah, beyaz, kahverengi veya bunların karışımı olan doğal renklerindeki koyun yünü, yer döşemesi olarak kullanılan keçede tabii olarak çeşitli desenlerin meydana gelmesine de neden olmuştur. İran’da bazı bölgelerde yer döşemesi olarak kullanılan keçe hammaddesi yün boyanmış veya yine bazı bölgelerde keçe yapıldıktan sonra belli kısımları desen için renklendirilmiştir. Çok büyük olmayan normal büyüklükte bir keçenin yapımı bir gün sürmektedir.

Keçeciler bir keçeyi yapmak için genellikle iki kişi çalışırlar. Keçe yapımı sabahtan öğleye kadar yünün eğirilmesiyle başlar ve öğleden sonra asıl çalışma gerçekleştirilir.

Bu asli çalışmada önce yere bir bez serilir ve üzerine keçecilerin deyimiyle kalıp denilen hasır örtülür. Bu hasır yapılacak keçenin boyutlarını belirleyecektir. Çeşitli renklerde veya sade hazırlanmış koyun yünü farklı desenler elde etmek için tel tel bu hasırın üzerine koyulur.

Keçeciler tarihin içinden süzülüp babadan oğla geçerek gelen doğal yetenekleriyle hasırın üzerinde yünleri çeşitli desenler elde edebilecekleri biçimde yerleştirirler.

Keçenin desen işi bitince keçeciler eğirilmiş yünleri eşit ölçülerde bu desenlerin üzerine koyarlar. Ilık su ve bir miktar sabunu gerekli ölçüde buraya dökerler ve yere serilmiş bez parçası hasır ve hasırın üzerindeki ıslanmış yünlerle beraber keçe yapımı için bunları halı katlar gibi yuvarlayarak katlarlar. Katlama işi bittikten sonra iplerle çevresi bağlandıktan sonra keçenin ıslaklığı alınması için beden gücü isteyen dövme işlemini başlatırlar. Keçeciler dövme işlemi başladığında bir taraftan da dövülen yeri çevirerek diğer kısımlarında dövülmesini sağlarlar. Daha sonra keçeciler tekrar hasır, bez ve yünden oluşan katları açarak içine ılık su ve sabun döküp aynı işlemleri yapmaktadırlar.

Yün elyaf sopalarla dövülmesi sırasında kalıp adlandırılan hasırdan taşar, keçeciler bu kısmı da döverek kalıp ölçüsünde kalması şartıyla dövme işlemini devam ettirirler.

Akşam saatlerine yakın keçe dövme işi biter, dövülen keçe üç dört gün süreyle açık havada ıslaklığı kuruması için bırakılır. En eski zamanlardan bugüne kadar keçe yapımında işlemler çok büyük bir değişiklik göstermemiştir. İran’da keçecilerin de keçe yapmak için kullandıkları teknikler belli bölgelerde çok az değişiklik gösterir. Bugün İran’ın birçok bölgesinde keçe yapılmaktadır. İran’da keçe üretilen en önemli merkezlerin başında; Fars eyaleti kentleri, Gilan, Mazenderan, Simnan, Damğan, Kuçan ve Kirmanşah şehirleri gelmektedir. İran’da keçeciler daha çok göçebe toplulukların göç yolu üzerindeki kentlerde faaliyet göstermektedir. Çünkü İran’da keçe en çok göçebe topluluklar tarafından kullanılmaktadır. Çoğunlukla hayvancılıkla uğraşan göçebeler keçenin hammaddesi koyun yününü keçecilere verirler. Bunun karşılığındaysa ya keçe satın alırlar ya da eski usullere göre takas yaparlar. Göçebe topluluklar İran’da keçeyi çadır zeminini döşemek, şapka yapmak, çadır duvarlarının süslenmesi, at üzerine koymak ve çoban giysisi yapmak için kullanırlar.

Ucuz olması nedeniyle keçeyi en çok göçebe topluluklar kullansa da ilginç desenleri ve doğal renkleriyle İran’da sanat severler tarafından da keçe taşıdığı etnik çizgileri nedeniyle ilgiyle karşılanmaktadır.

Konular