BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER

BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER
PROF. DR. MEHMET KANAR 
ÖZET
Klasik Fars edebiyatının çok seçkin şairlerinden biri, belki de en
başta geleni Hafız-ı Şirazi’dir. “Gaybın Dili” olarak bilinen Hafız,
kendi çağından itibaren Fars ve Türk edebiyatı şairleri üzerinde derin
bir etki bırakmıştır. Onun gazellerine nazire yazan şairlerin sayısı oldukça
çok olduğu gibi, onun gazellerini tahmis eden şairler de çoğunluktadır.

Türk edebiyatında Hafız’ın gazellerine benzer gazeller yazan şairlerden
biri de Türk edebiyatında ender yetişen şairlerden biri olan
Baki’dir. Baki, ayrıca Hafız’ın gazellerini de tahmis etmiştir. Makalede
bu durum ele alınacaktır.
Anahtar Kelimeler: Baki, Hafız-ı Şîrâzî, Farsça Şiir, Tahmis.
ABSTRACT
Hafez is one of the poets of classical Persian literature, in other
word; he is chosen as the finest poet of classical Persian Literature. Hafez
is famous as “Lesan algheyb”; on his lifetime to the present time
has a profound impact on the Turk-Persian poets. There are numerous
poets who wrote the sonnets like Hafez, and there are numerous poets
who used the Hafez's verses in their poetries. In Turkish Literature,

 Prof. Dr. Mehmet Kanar, TC Yeditepe Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk
Dili ve Edebiyatı Bölümü, Öğretim Üyesi, (İstanbul Üniversitesi Fars Dili ve Edebiyatı
Anabilim Dalı Emekli Öğretim Üyesi), email: mehmet.kanar@yeditepe.edu.tr; profkanar@gmail.com
 PROF. DR. MEHMET KANAR
2
Baki is the one of the least exclusive poets who wrote sonnets like Hafez.
In addition, Baki used Hafez's verses in his poetries, in this paper
we study about this subject.
Key words: Baki, Hafez, Persian poetry, Tahmees.
چکیده
حافظ شیرازی يکی از شاعران مطرح و يا به عبارتی بر گزيده ترين شاعران ادبیات
کالسیک فارسی می باشد. حافظ معروف به لسان الغیب از دوران حیات خويش تا عصر
حاضر تاثیر عمیقی را بر شاعران ترک و فارس داشته است. همانند نظیره نويسان تعداد
تخمیس سرايان از اشعار حافظ نیز بیشمار است.
در ادبیات ترک يکی از کم نظیر ترين شعرايی که همانند حافظ غزل می سرايد باقی
است. عالوه بر آن باقی از اشعار حافظ تخمیس کرده است که در مقاله به اين موضوع
خاهیم پرداخت.
کلید واژه ها: حافظ، باقی، شعر فارسی، تخمیس.
GİRİŞ
Bu çalışmada; Baki’nin Dr. Sabahattin Küçük tarafından yayın-lanan
Divanındaki Farsça şiirlerin Farsça metinlerine, çevrim yazılarına
ve manzum çevirilerine yer verilmiş, tahmislerdeki Farsça metinler ile
Kazvînî neşri ve tarafımızdan yapılan çeviriler karşılaştırılıp notlandı-
rılmıştır.
Dr. Sabahattin Küçük’ün Baki Dîvânı’nın tenkitli basımının 455.-472.
sayfaları arasında Baki’nin Farsça şiirleri yer almaktadır. İki cilt halinde
hazırladığım Osmanlı Türkçesi Sözlüğü’nde (Say, 2009) Divan’ın
birinci baskısını tarayarak yüzlerce örnek beyit çıkarmıştım. Birinci
baskının sonunda Farsça şiirleri gördüğüm zaman, ikinci baskıda bunların
çevirilerinin verileceğini düşünerek beklemeyi tercih etmiştim.
Ancak ikinci baskıda da dizgi hatalarının düzeltilmediğini, çevirilerin
yapılmadığını görünce, tüm Farsça şiirlerin Arap harfli metinlerinin ve
çevrimyazılarının yapılmasını ve mümkün olduğu kadar nazmen çevirmeyi
sorumluluk bildim.
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
3
Divan’da Hafız-ı Şîrâzî’nin üç gazeline tahmisi vardır. Dipnotlarda
da belirttiğim gibi bazı beyitlerde farklılık olduğu gibi beyit sayılarında
da uyumsuzluk vardır. Hafız’ın Divan’ını çevrimyazılı metinleriyle
ve nazmen çevirdiğim için okuyucunun üç gazeli Divan’ın aslıyla
karşılaştırmak isteyeceklerini düşünerek en ilmî neşir olan Kazvînî
neşrinin sayfa numaralarını da verdim.
Baki Divanı’nda üç tahmisten başka sekiz gazel, dört kısa mesnevi,
beş tek beyit vardır. Fars dili ve edebiyatına tam anlamıyla hâkim olduğu
anlaşılan Baki, bu alanda da şiir denemelerinde bulunmuş, klasikleşmiş
mazmunlara, ifade kalıplarına yer vermiştir. Ne varki Farsça
şiirlerinin Türkçe şiirleri kadar bakir ve güçlü olduğunu söylemek çok
iddialı olur.
TAHMÎSÂT-I FÂRSÎ
Taḫmîs-i gazel-i Ḫâce Hâfız
I
Mefâ’ilün Feilâtün Mefâîlün Feilün
١
تويی که وصفِ تو جز سايهء الهی نیست
بعدل و داد عديلِ تو پادشاهی نیست
بدان خدای کزان راست تر گواهی نیست
جز آستان توام در جهان پناهی نیست
سرِ مرا بجزين در حواله گاهی نیست
٢
چو من ز دودِ دلِ خود عَلم بر افرازم
هزار کشورِ جور و ستم بر اندازم
نه سوی قبضهء شمشیر دست می بازم
عدو چو تیغ کشد، من سپر بیندازم
که تیغِ ما بجز از ناله ئی و آهی نیست
 PROF. DR. MEHMET KANAR
4
٣
رهِ دگر بجز از راهِ میفروش مپوی
که بوی خیر و سعادت نمی رسد زان سوی
من آن نِیَم که کنم رو بسوی هر سرِ کوی
ز راهِ کویِ خرابات بر نتابم روی
کزين بهم بجهان هیچ روی و راهی نیست
٤
منم بپای وی افتاده همچو خاکِقدم
چنانکه فرق ندارد وجودِ من ز عدم
نظر بعیبِ کسان نیست شاهِ اهلِ کرم
غالمِ نرگسِ مخمورِ آن سهی قدّم
که از شرابِ غرورش بکس نگاهی نیست
٥
بحالِ عاشقِ دلريشِ خود نگاهی کن
بدادخواهیء او معدلت معدلت پناهی کن
بکشورِ دلِ درويش پادشاهی کن
مباش در پی آزار و هرچه خواهی کن
که در شريعتِ ما غیر ازين گناهی نیست
٦
فتاده در خمِ گیسوی آن بتِ چینم
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
5
اسیرِ درشکنِ طره های مشکینم
بسر همیشه بال گه ازان و گه زينم
چنین که از همه سو دامِ راه می بینم
به از حمايتِ زلفش مرا پناهی نیست
٧
تو گوش و هوش چو باقی بقیل و قال مده
مجو وصال و دل و دين بدين خیال مده
دل ار دهی بجز از چشمِ آن غزال مده
خزينهء دلِ حافظ بزلف و خال مده
که کارهای چنین حدِّ هر سیاهی نیست
1
Toyî ki vasf-i to coz sâye-yi ilâhî nîst
Be adl u dâd adîl-i to pâdşâhî nîst
Bedan Ḫodây kezan râstter govâhî nîst
Coz âsitân-i toem der cihân penâhî nîst
Ser-i merâ becoz in der hevâlegâhî nîst
Sen varsın; vasfın ilahî gölgenden başka değil
Adalette senin gibi bir padişah var değil
Yemin ederim Tanrı’ya; yok ondan başka şahit
Dünyada eşiğinden başka sığınacak yerim yok
Bu eşik dışında başımı dayayacak yerim yok
2
 PROF. DR. MEHMET KANAR
6
Ço men zi dûd-i dil-i ḫod ‘alem ber efrâzem
Hezâr kişver-i covr u sitem ber endâzem
Ne sûy-i kabza-yi şemşîr dest mîbâzem
Adû ço tîg keşed, men siper biyendâzem
Ki tîg-i mâ becoz ez nâleî yu âhî nîst
Gönlümün dumanıyla bir alem yükseltirsem
Bin zulüm ülkesini yerle bir ederim
Kılıcın kabzasına elimi bile sürmem
Düşman çekerse kılıcını, kalkanı atarım
Kılıcımız ahtan, iniltiden başka şey değil
3
Reh-i diger becoz ez râh-i meyfurûş mepûy
Ki bûy-i ḫayr u se’âdet nemîresed zan sûy
Men an niyem ki konem rû be sûy-i her ser-i kûy
Zi râh-i kûy-i ḫerâbât ber netâbem rûy
Kezin bihem be cihân hîç rûy u râhî nîst
Meyhanecinin yolu dışında girmem bir yola
Gelmez o yandan hayır ile saadet kokusu
Her tarafa yüzünü çeviren biri değilim
Çevirmem yüzümü meyhane yolundan
Dünyada bundan iyi yok yönümle yolum
4
Menem be pây-i vey oftâde hemçu ḫâk-i kadem
Çonanki fark nedâred vucûd-i men zi ‘adem
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
7
Nazar be ‘ayb-i kesân nîst şân-i ehl-i kerem
Golâm-i nergis-i maḫmûr-i an sehîkaddem
Ki ez şerâb-i gurûreş be kes nigâhî nîst
Onun ayaklarına düşen benim ayak toprağı gibi
Varlığımın yokluktan yoktur bir farkı
Başkalarının ayıbını görmek olmaz kerem sahibinin şanı
O selvi boylunun mahmur, nergis gözlerinin kölesiyim
Gurur şarabı yüzünden yok kimseye baktığı
5
Be hâl-i âşık-i dilrîş-i ḫod nigâhî kon
Be dâdḫâhî-yi û ma’diletpenâhî kon
Be kişver-i dil-i dervîş pâdişâhî kon
Mebâş der pey-i âzâr u herçi ḫâhî kon
Ki der şerî’at-i mâ gayr ezin gonâhî nîst
Bak gönlü yaralı âşığının haline
Adalet ister senden; adalet et ona
Padişahlık et yoksulun gönül ülkesinde
Olma incitme peşinde; yap ne istersen
Bundan büyük günah yok şeriatımızda
6
Fotâde der ḫam-i gîsû-yi an bot-i Çînem
Esîr der şiken-i torrehâ-yi muşgînem
Be ser hemîşe belâ geh ez ân u geh zînem
 PROF. DR. MEHMET KANAR
8
Çonin ki ez heme sû dâm-i râh mîbînem
Bih ez himâyet-i zulfeş merâ penâhî nîst
O Çin güzelinin zülüflerinin kıvrımına düşmüşüm
Misk kokulu zülüflerinin kıvrımında esirim
Başımda bela var hep kâh ondan kâh bundan
Bakıyorum, her yanda tuzak görüyorum
Zülfünün himayesinden iyi yoktur sığınağım
7
To gûş u hûş ço Bâkî be kîl u kâl medih
Mecû visâl u dil u dîn bedin ḫiyâl medih
Dil er dihî becoz ez çeşm-i an gazâl medih
Ḫazîne-yi dil Hâfız be zulf u ḫâl medih
Ki kârhâ-yi çonin hadd-i her siyâhî nîst
Baki gibi kulak asma lafa söze
Vuslat isteme; gönlünü, dinini verme bu hayale
Vereceksen gönül, o ceylanın gözünden başkasına verme
Hafız, gönül hazineni zülfe, bene verme
Böyle işler her siyahinin haddi değil zira
Taḫmîs-i gazel-i Hâce Hâfız
II
Mefâ’ilün Feilâtün Mefâîlün Feilün
١
بجاه و رفعتِ خود سر در آسمان داری
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
9
چو آفتابِ فلک تاجِ زرنشان داری
بسروَری و سرافرازی و جهانداری
ترا که هرچه مرادست در جهان داری
چه غم ز حالِ ضعیفان و ناتوان داری
٢
بتیغِ غمزهء خود کشورِ جهان بستان
بخندهء شکرين جانِ عاشقان بستان
بیک کرشمهء شیرين هزار جهان بستان
بخواه جان و دل از بنده و روان بستان
که حکم بر سر آزادگان روان داری
٣
معطّر از میِ گلبوی کن چو غنچه مشام
فرو میار سر اال بساغرِ گلفام
بشادیء رخِ ساقی و خندهء لبِ جام
بنوش می که سبک روحی و لطیف مدام
علی الخصوص در آن دم که سر گران داری
٤
سرشته اند بمهر و وفای تو گِل من
بديگری نکند میل طبعِ مائلِ من
ولیک غیرِ جفا نیست از تو حاصلِ من
 PROF. DR. MEHMET KANAR
10
مکن عتاب ازين بیشتر و جور بر دلِ من
بکن هر آنچه توانی که جای آن داری
٥
بسی فتاده ز زخم خدنگ درد و بالست
ولی ز خاکِ محبت چو من فتاده نخاست
مگر جفای تو بر من باقتضای قضاست
باختیارت اگر صد هزار تیرِ بالست
بقصدِ جانِ منِ خسته در کمان داری
٦
مکن بمردمِ بیگانه رازِ دل را فاش
که اهلِ درد بخونِ جگر کنند معاش
بجامِ صبر کشی دُردِ دَرد و غم را کاش
بکش جفای رقیبان مدام و خوشدل باش
که سهل باشد اگر يارِ مهربان داری
٧
اگر بالغتِ باقی فصاحتِ حافظ
بیابی از سخنِ شیخ و گفتهء واعظ
مشو بجانبِ ايشان دمی چو من الحظ
چو گل بدامن ازين باغ می بری حافظ
چه غم ز نعره و فريادِ باغبان داری
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
11
1
Be câh u rif’at-i ḫod ser der âsumân dârî
Ço âfitâb-i felek tâc-i zernişân dârî
Be serverî yu serefrâzî yu cihândârî
Torâ ki herçi murâd est der cihân dârî
Çi gam zi hâl-i za’îfân u nâtevân dârî?
Makamda, yükseklikte gökyüzüne uzanmış başın var
Gökyüzündeki güneş gibi altın işlemeli tacın var
Önderlikte, başı yücelikte, dünya padişahlığında
Dünyada neyse muradın, her şeyin var
Zayıfları, güçsüzleri dert edecek halin mi var?
2
Be tîg-i gamze-yi ḫod kişver-i cihân bestân
Be ḫande-yi şekerîn cân-i âşıkân bestân
Be yek kirişme-yi şîrîn hezâr cihân bestân
Beḫâh cân u dil ez bende vu revân bestân
Ki hukm ber ser-i âzâdegân revân dârî
Gamzenin kılıcıyla dünya ülkelerini al
Tatlı gülüşünle âşıkların canını al
Şirin bir göz kırpışınla bin dünyayı al
Kuldan can, gönül iste, hemen al
Özgür insanlara geçer hükmün var
3
Mu’attar ez mey-i gulbûy kon çon gonçe meşâm
 PROF. DR. MEHMET KANAR
12
Furû meyâr ser illâ be sâgar-i gulfâm
Be şâdî-yi roḫ-i sâkî yu ḫande-yi leb-i câm
Benûş mey ki sebokrûhî yu latîf mudâm
Alelḫusûs der an dem ki ser girân dârî
Gonca gibi kokla gül kokulu meyi
Gül renkli kadehten başkasına indirme başını
Sakinin yanağı, kadeh kenarının gülüşü şerefine
İç meyi; hafiftir ruhun, latiftir sürekli
Hele bir de o demde çekmişse demi
4
Sirişte’end be mihr u vefâ-yi to gil-i men
Be dîgerî nekoned meyl tab’-i mâ’il-i men
Velîk gayr-i cefâ nîst ez to hâsil-i men
Mekon ‘itâb ezin bîşter u covr ber dil-i men
Bokon her ançi tevânî ki cây-i an dârî
Yoğurmuşlar toprağımı sevgin, vefan ile
Akar gönlüm meyletmez başka birine
Ama cefadan başka şey geçmez elime
Daha çok çıkışma, cevretme gönlüme
Elinden geleni yap; liyakatin var
5
Besî fotâde zi zaḫm-i ḫadeng-i derd u belâst
Velî zi ḫâk-i mahabbet ço men fotâde neḫâst
Meger cefâ-yi to ber men be iktizâ-yi kazâst
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
13
Be iḫtiyâret eger sad hezâr tîr-i belâst
Be kasd-i cân-i men-i ḫaste der kemân dârî
Niceleri dert, bela okuyla yaralanmış, düşmüştür
Muhabbet toprağından benim gibi düşkün çıkmamıştır
Sanırım senin bana cefan kaderin gereğidir
Yüz bin bela oku senin elindedir
Yayında ben yaralının canına kastetmiş okun var
6
Mekon be merdom-i bîgâne râz-i dil râ fâş
Ki ehl-i derd be ḫûn-i ciger konend me’âş
Be câm-i sabr keşî dord-i derd u gam râ kâş
Bekeş cefâ-yi rakîbân mudâm u ḫoşdil bâş
Ki sehl bâşed eger yâr-i mihribân dârî
Yabancılara açarım deme gönül sırrını
Ciğer kanıyla yaşar dert sahipleri
Keşke sabır kadehiyle çeksen dert, gam tortusunu
Rakiplerin cefasını çek daima, ol mutlu
Şefkatli sevgilin varsa, kolaydır işin.
7
Eger belâgat-i Bâkî, fesâhat-i Hâfiz
Beyâbî ez soḫen-i Şeyḫ u gofte-yi Vâ’iz
Meşov be cânib-i îşân, demî ço men lâhiz
Ço gul be dâmen ezin bâg mîberî Hâfiz
Çi gam zi na’re vu feryâd-i bâgbân dârî?
 PROF. DR. MEHMET KANAR
14
Baki’nin belagatı, Hafız’ın fesahatini
Bulursan Şeyh ile Vâiz’in sözlerinde
Benim gibi yüzünü dönme onlara
Hafız madem gül götürüyorsun bu bahçeden eteğinde
Ne dert sanki, bahçıvan bağırsa çağırsa!
Taḫmîs-i gazel-i Hâce Hâfız
III
Fâilâtün Feilâtün Feilâtün Feilün
١
ای که در چنبرِ اين دائره داخل باشی
تو چرا از خطرِ واقعه غافل باشی
چند در بندِ غمِ دولتِ زائل باشی
نوبهارست دران کوش که خوشدل باشی
که بسی گل دمد از خاک و تو در گِل باشی
٢
نیست از کارگهِ کون و مکان ماحصلی
جز بتوفیق الهی نبود هر عملی
ندهد عیش بقانون مروّت خللی
چنگ در پرده همین میدهدت پند ولی
وعظت آنگاه کند سود که قابل باشی
٣
تا در اندوهِ جهانی ز خرد هیچ مالف
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
15
پاک ازين گرد خوشست آيینهء سینهء صاف
اندرين مشغله هرچند که باشی صراف
نقدِ عمرت بدهد غصهء دنیا بگزاف
گر شب و روز درين فکرت باطل باشی
٤
الله از داغِ دلِ خويش بخون جگرست
سنبل از زلفِ پريشانِ وی آشفته ترست
غنچه را از میِ دوشینه يحر دردِ سرست
در چمن هر ورقی دفترِ حالِ دگرست
حیف باشد که ز کارِ همه غافل باشی
٥
گل بآوازهء مرغِ سحری داشته گوش
می بجوش آمده مستانِ صبوحی بخروش
عیش را داده صال مغبچهء باده فروش
من نگويم که کنون با که نشین و چه بنوش
که تو خود دانی اگر زيرک و عاقل باشی
٦
نیست اين منزلِ ويرانه ترا جای قرار
قدمِ همّت ازين وادیء وحشت بر دار
رو براهِ حرم وصلتِ دلدار در آر
 PROF. DR. MEHMET KANAR
16
گرچه راهیست پر از بیم ز ما تا برِ يار
رفتن آسان بوَد ار واقفِ منزل باشی
٧
آنکه در بندِ غم و در غمِ بندت باشد
همچو باقی بسرش فکرِ کمندت باشد
عاقبت بستهء فتراکِ سمندت باشد
حافظا گر مدد از بختِ بلندت باشد
صیدِ آن شاهدِ مطبوع شمائل باشی
1
Ey ki der çenber-i in dâire dâḫil bâşî
To çerâ ez ḫatar-i vâkı’a gâfil bâşî?
Çend der bend-i gam-i dovlet-i zâil bâşî?
Novbehâr est, der an kûş ki ḫoşdil bâşî
Ki besî gul demed ez ḫâk u to der gil bâşî
Hey sen! Kalmışsın bu dairenin içinde
Bu olayın tehlikesinden neden gafilsin böyle?
Ne kadar çekeceksin yok olmuş devletin gamını?
Bahar geldi; çalış sen mutlu olmaya
Topraktan çok gül biter ama kalırsın toprak altında
2
Nîst ez kârgeh-i kovn u mekân mâhasalî
Coz be tovfîk-i ilâhî nebuved her amelî
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
17
Nedihed ‘eyş be kânûn-i muruvvet ḫalelî
Çeng der perde hemin mîdehedet pend velî
Va’zet angâh koned sûd ki kâbil bâşî
Şu varlık atölyesinde yok ele geçmiş bir şey
İlahî yardım gelmezse yapılamaz bir şey
Mürüvet kanununa zarar vermez iyi hayat
Çeng öğüt veriyor sana perde arkasından
Öğüt fayda verir, olursa sende kabiliyet
3
Tâ der endûh-i cihânî, zi ḫired hîç melâf
Pâk ezin gerd ḫoşest âyîne-yi sîne-yi sâf
Enderin meşgale herçend ki bâşî serrâf
Nakd-i ‘omret bedehed gosse-yi donyâ begezâf
Ger şeb u rûz derin fikret-i bâtil bâşî
Akıldan söz etme hiç, çekiyorsan dünya gamını
Gam tozundan arınsa, hoştur saf gönül aynası
Bu uğraşıda olsan da işin sarrafı
Ömrünün nakdini tüketir boş yere dünya gamı
Bu saçma fikirle geçirirsen geceni gündüzünü
4
Lâle ez dâg-i dil-i ḫîş be ḫûn-i ciger est
Sunbul ez zulf-i perîşân-i vey âşufteter est
Gonçe râ ez mey-i dûşîne seher derd-i ser est
 PROF. DR. MEHMET KANAR
18
Der çemen her varakî defter-i hâl-i diger est
Heyf bâşed ki zi kâr heme gâfil bâşî
Lalenin ciğeri kanıyor gönlünün dağından
Sümbül perperişan onun dağınık saçından
Seher vakti başı ağrıyor goncanın dünkü şaraptan
Çimenliğin her yaprağında başka halin defteri var
Yazık doğrusu gafil kalırsan olanlardan
5
Gul be âvâze-yi morg-i seherî dâşte gûş
Mey be cûş âmede mestân-i sabûhî be ḫurûş
Eyş râ dâde selâ mugbeçe-yi bâdefurûş
Men negûyem ki kunûn bâ ki nişîn u çi benûş
Ki to ḫod dânî eger zîrek u âkil bâşî
Gül kulak vermiş seher kuşunun sesine
Mey kaynamış, sabuh sarhoşları başlamış coşmaya
Bade satan davet etmiş içki âlemine
Ne diyeyim sana “Şimdi kimle otur, ne iç?”
Bilirsin sen zaten aklın başındaysa
6
Nîst in menzil-i vîrâne torâ cây-i karâr
Kadem-i himmet ezin vâdî-yi vahşet ber dâr
Rû be râh-i harem-i vuslat-i dildâr der âr
Gerçi râhîst por ez bîm zi mâ tâ ber-i yâr
Reften âsân buved er vâkıf-i menzil bâşî
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
19
Karar yerin değil bu virane konak yeri
Bu korku vadisinden dışarı at himmet kademini
Sevgilinin vuslat haremine doğru çevir yüzünü
Bizden yâre giden yol korkunç olsa da
Gitmek kolaydır, bilirsen varacağın yeri
7
Anki der bend-i gam u der gam-i bendet bâşed
Hemçu Bâkî be sereş fikr-i kemendet bâşed
Âkıbet beste-yi fitrâk-i semendet bâşed
Hâfizâ ger meded ez baht-i bolendet bâşed
Sayd-i an şâhid-i matbû’şemâyil bâşî
Kim senin gamına bağlıysa, çekerse bağının gamını
Kemendinin düşüncesi olursa başında Bâkî gibi
Atının terkine bağlanmış olur işin sonu
Hafız! Yüksek bahtın ederse sana yardımı
Olursun güzel yüzlü o dilberin avı.
GAZEL 1
Fâilâtün Feilâtün Feilâtün Fa’lün
قصهء عشق دگرگونه زبانی دارد
آن نه سرّيست که تقرير و بیانی دارد
آنکه در عشقِ تو با دودِ دل و چشمِ ترست
سايهء بید و لبِ آبِ روانی دارد
 PROF. DR. MEHMET KANAR
20
با خیالِ دهن و بادهء لعلت جانم
در سراپردهء دل عیشِ نهانی دارد
روی اقبال بدرگاهِ تو دارد خورشید
که درين قصرِ دل افروز مکانی دارد
زانکه در دل هوسِ عشقِ تو دارد باقی
نه غمِ جان و نه اندوهِ جهانی دارد
Kısse-yi aşk digergûne zebânî dâred
An ne sırrîst ki takrîr u beyânî dâred
Anki der aşk-i to bâ dûd-i dil u çeşm-i ter est
Sâye-yi bîd u leb-i âb-i revânî dâred
Bâ ḫiyâl-i dehen u bâde-yi la’let cânem
Der serâperde-yi dil eyş-i nihânî dâred
Rûy-i ikbâl be dergâh-i to dâred ḫorşîd
Ki derin kasr-i dilefrûz mekânî dâred
Zanki der dil heves-i aşk-i to dâred Bâkî
Ne gam-i cân u ne endûh-i cihânî dâred
Aşk hikâyesinin başka bir dili var
Bu sır değil ki; takriri, beyanı var
Senin aşkınla gönlü dumanlı, gözü yaşlı olanın
Söğüt gölgesiyle akarsu kenarı var
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
21
Ağzının hayali, lâl dudağının badesiyle canımın
Gönlümün otağında gizli işret âlemi var
Güneş senin dergâhına çevirmiş ikbal yüzünü
Gönül aydınlatan bu kasırda bir mekânı var
Baki’nin gönlünde aşkının hevesi var
Bu yüzden ne can kaygısı, ne dünya derdi var
GAZEL 2
Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün
نويدِ وصلتم از کوی يارِ مهربان آمد
نسیمِ نوبهاری از حريمِ گلستان آمد
دلم با حسرتِ آن رخ بطرفِ باغ و گلشن شد
ز جامِ الله همچون غنچه مستِ سرگران آمد
دهانت چشمهء خضر ار نباشد پس چرا هردم
چو آبِ زندگی از ديدهء مردم نهان آمد
شنید اوصافِ حُسنت را ز بادِ صبحدم غنچه
بیادِ لعلِ شیرينِ تو آبش در دهان آمد
درين افسانه بودم من که در پیشت کمر بندم
حديثِ خنجرِ خونريزِ هجرت در میان آمد
بیا باقی بدرگاهِ شهنشاهی که هموارش
 PROF. DR. MEHMET KANAR
22
سعادت هم رکاب و بخت و دولت هم عنان آمد
خداوند همادولت، جهاندارِ قدرقدرت
که نعلِ سمِّ اسبش تاجِ فرقِ خسروان آمد
Nevîd-i vuslatem ez kûy-i yâr-i mihribân âmed
Nesîm-i nevbehârî ez harîm-i gulsitân âmed
Dilem bâ hasret-i an roḫ be tarf-i bâg u gulşen şod
Zi câm-i lâle hemçon gonçe mest-i sergirân âmed
Dehânet çeşme-yi Ḫızr er nebâşed, pes çerâ her dem
Ço âb-i zindegî ez dîde-yi merdom nihân âmed
Şenîd ovsâf-i husnet râ zi bâd-i sobhdem gonçe
Be yâd-i la’l-i şîrîn-i to âbeş der dehân âmed
Derin efsâne bûdem men ki der pîşet kemer bendem
Hadîs-i ḫancer-i ḫûnrîz-i hicret der miyân âmed
Ḫodâvend-i homâhimmet, cihândâr-i kaderkudret
Ki na’l-i somm-i esbeş tâc-i fark-i ḫosrevân âmed
Sevgili yârin sokağından vuslat müjdesi geldi
Gül bahçesinden bana ilkbahar esintisi geldi
O yanağın hasretiyle bağa, gülşene gitti gönlüm
Lale kadehiyle sarhoş olmuş gonca gibi geldi
Hızır pınarı değilse ağzın, neden her an
İnsanların yüzünden gizli hayat suyu gibi geldi?
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
23
Sabah rüzgârından dinledi gonca güzelliğinin vasıflarını
Şirin dudaklarını düşündükçe ağzı sulandı geldi
Huzurunda hizmete durmayı düşünüyordum ki
Ayrılığının kan dökücü hançeri araya girdi
Hüma himmetli efendim; kader kudretli hükümdarın
Atının nalları hüsrevlerin tacı üstüne geldi.
GAZEL 3
Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün
گلرخان سوی چمن عزمِ تماشا می کنند
بلبلِ شوريده را سرمست و شیدا می کنند
در چنین قحط شراب از الله ها در حیرتم
کز کجا اين ساغرِ گلرنگ پیدا می کنند
از جفای محتسب چون الله امروز اهلِ عشق
دورِ جامِ باده را در کوه و صحرا می کنند
بر گل و شمشاد ازان دلبسته شد مرغانِ باغ
میلِ آن رخساره و قدِّ دالرا می کنند
باقیا بر طرّهء زنجیرِ مويان دل مبند
چون ترا ديوانه می سازند و رسوا می کنند
Gulruḫân sûy-i çemen ‘azm-i temâşâ mîkonend
Bulbul-i şûrîde râ sermest u şeydâ mîkonend
Der çonin kaht-i şerâb ez lâlehâ der hayretem
 PROF. DR. MEHMET KANAR
24
Kez kocâ in sâgar-i gulreng peydâ mîkonend
Ez cefâ-yi muhtesib çon lâle imrûz ehl-i aşk
Dovr-i câm-i bâde râ der kûh u sahrâ mîkonend
Ber gul u şimşâd ezan dilbeste şod morgân-i bâg
Meyl-i an rohsâre vu kadd-i dilârâ mîkonend
Bâkiyâ ber torre-yi zencîr-i mûyân dil mebend
Çon torâ dîvâne mîsâzend u rusvâ mîkonend
Çimenlik seyrine niyetlense gül yüzlüler
Coşkulu bülbülleri sarhoş, âşık ederler
Bu şarap kıtlığında şaşarım lalelere
Böyle gül rengi kadehi nereden bulurlar?
Muhtesip cefasından lale gibi bugün âşıklar
Bade kadehini dağda, kırda dolaştırırlar
Bahçede kuşlar gönül vermiş güle, şimşire
Sebep; o boylu boslu, hoş yanaklı dilbere meylederler
Baki! Bağlama gönlünü zincir saçlıların kakülüne
Yoksa seni delirtir, rüsva ederler
GAZEL 4
Fâilâtün Feilâtün Feilâtün Fa’lün
شمعِ قدِّ تو ازان کاکلِ مشکین بر سر
خانهء عقل و دلم سوخته و دين بر سر
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
25
سروِ باالی تو آرد سرِ سنبل در پا
نخلِ زيبای تو دارد گل و نسرين بر سر
سر بزيرِ قدمت می فکنم چشم برو
هست ازان رو شرفِ چشم جهان بین بر سر
شاهِ صبح ار بفروشی بغالمیء درت
تختِ سیمین دهد و افسرِ زرّين بر سر
گر سوادِ شکنِ زلفِ تو بیند خاقان
خطّهء مُلکِ خطا می دهد و چین بر سر
پیشِ پیرِ خرد اين چرخِ مقرنس طفلیست
درمی چند بر آويخته پروين بر سر
در غمِ ابروی شوخت دلِ باقی مرغیست
که برو سايه زند شهپرِ شاهین بر سر
هرکه دردِ کهن از عشقِ تو دارد در دل
حرزِ جان باشدش اين نظمِ نوآيین بر سر
Şem’-i kadd-i to ezan kâkul-i moşkîn ber ser
Ḫâne-yi akl u dilem sûḫte vu dîn ber ser
Serv-i bâlâ-yi to âred ser-i sunbul der pâ
Naḫl-i zîbâ-yi to dâred gul u nesrîn ber ser
Ser be zîr-i kademet mîfikenem çeşm berû
Hest ezan rû şeref-i çeşm-i cihânbîn ber ser
 PROF. DR. MEHMET KANAR
26
Şâh-i sobh er befurûşî begolâmî-yi deret
Taḫt-i sîmîn dehed u efser-i zerrîn ber ser
Ger sevâd-i şiken-i zolf-i to bîned ḫâkân
Ḫıtte-yi molk-i Ḫitâ mîdehed u Çîn ber ser
Pîş-i pîr-i ḫired in çerḫ-i mukarnas tıflîst
Diremî çend ber âvîḫte Pervîn ber ser
Der gam-i ebrû-yi şûḫet dil-i Bâkî morgîst
Ki berû sâye zened şehper-i şâhîn ber ser
Herki derd-i kohen ez ‘aşk-i to dâred der dil
Hırz-i cân bâşedeş in nazm-i novâyîn ber ser
Mum gibi boyunu miskli kakül taşır başta
Akıl, gönül, din evim yandı başta
Selvi boyun indirir sümbülün başını ayağa
Fidan boyun gül ile nesrin taşır başta
Başımı ayağının altına atarım, gözümü üstüne
Dünyayı gören gözüm bu yüzden şereflidir başta
Sabahın şahı kapıkulu diye satsa seni
Gümüş tahtı verir sana, altın taç başta
Hakan görse büklüm büklüm zülüflerinin karalığını
Verir bunun için Hıtay ile Çin topraklarını
Akıl pîrince bir çocuktur şu mukarnas gökyüzü
Pervin’dir adeta birkaç direm var başında
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
27
Şuh kaşlarının gamıyla bir kuştur Baki’nin gönlü
Şahin kanadı salar gölgesini başına
Kimin gönlünde aşkının eski derdi varsa
Yeni usül bu şiir can muskası olur ona
GAZEL 5
Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün
خیمه زد از گلبن سرسبز بر گلزارِ گل
بست مشکین سیبان از ابرِ گوهربار گل
از غمت صد داغِ خونین داشت پنهان در جگر
پیش رويت کرد اکنون يک بیک اظهار گل
رنگِ روی از حالتِ جامِ لبِ لعلِ تو يافت
زان ندارد حاجت گلگونهء رخسار گل
آبِ جوی از باد چون پوالدِ هندی نقش بست
عکسِ گل در وی چو بر شمشیرِ جوهردار گل
غنچه زانرو دمبدم در خنده آيد کآورد
زعفران اندر میان طبلهء عطّار گل
تابِ ديگر داد حسنِ روی گلشن را ز شوق
همچو عکسِ جام شاهنشاهِ جم مقدار گل
در چکاند کلکِ باقی شايد ار زينت دهد
تاجِ لعلِ غنچه را زين لؤلؤ شهوار گل
 PROF. DR. MEHMET KANAR
28
Ḫeyme zed ez gulbun-i sersebz ber gulzâr gul
Best moşkîn sâyebân ez ebr-i govherbâr gul
Ez gamet sed dâg-i ḫûnîn dâşt pinhân der ciger
Pîş-i rûyet kerd eknûn yek beyek izhâr gul
Reng-i rûy ez hâlet-i câm-i leb-i la’l-i to yâft
Zan nedâred hâcet-i gulgûne-yi roḫsâr gul
Âb-i cûy ez bâd çon pûlâd-i hindî nakş best
Aks-i gul der vey ço ber şemşîr-i covherdâr gul
Gonçe zanrû dembedem der ḫande âyed k’avered
Za’ferân ender miyân-i table-yi ‘ettâr gul
Tâb-i dîger dâd husn-i rûy-i golşen râ zi şovk
Hemço ‘aks-i câm-i şâhenşâh-i Cemmikdâr gul
Der çekâned kilk-i Bâkî şâyed er zînet dehed
Tâc-i la’l-i gonçe râ zin lu’lu’-i şehvâr gul
Yeşil gül fidanıyla gül bahçesine otağ kurdu gül
İnci yağdıran bulutla miskli sayvan kurdu gül
Gamın yüzünden yüz kanlı dağ gizliydi ciğerinde
Yüzünün önünde gösterdi şimdi bir bir gül
Yüzünün rengini lâl dudaklarının kadehinden aldı
Bu yüzden gül renkli yanağa muhtaç değil gül
Akarsu hint kılıcı gibi menevişlendi rüzgârdan
Gülün ondaki aksine bak; sanki parlak kılıç üstünde gül
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
29
Gül goncası sürekli gülüyor; sebebi
Attar tablasına safran getiriyor gül
Gül bahçesinin güzelliğine ayrı hava kattı şevkle
Cem azametli şehinşahın kadehinin aksi gibi gül
Baki’nin kalemi süsleyecek olursa
Goncanın lâl tacına iri inci serper gül
GAZEL 6
Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün
بچشمِ ما که ابرِ نوبهاران میتوان گفتن
رخت را خرّم از باغ و گلستان میتوان گفتن
دمِ گريه ز خونابِ سرشکِ لعلگونِ من
سرِ کوی ترا کانِ بدخشان میتوان گفتن
جهان می سوزد آن رخسار چون خورشیدِ عالم گرد
بدين خوبی ترا آشوبِ دوران میتوان گفتن
کتابه آن دو ابروی سیه بر منظرِ خوبی
جبینت شمسهء بر طاق ايوان میتوان گفتن
ادای نظمِ دلجويت صدايی دارد ای باقی
که او را قوتِ جانِ اهلِ عرفان میتوان گفتن
درين مدّت کسی دلشاد نتوان يافتن خود را
سخن را گرچه نازکتر ز سلمان میتوان گفتن
 PROF. DR. MEHMET KANAR
30
Be çeşm-i mâ ki ebr-i nevbehârân mîtevân goften
Roḫet râ ḫorrem ez bâg u gulistân mîtevân goften
Dem-i girye zi ḫûnâb-i sirişk-i la’lgûn-i men
Ser-i kûy-i to râ kân-i Bedaḫşân mîtevân goften
Cihân mîsûzed an roḫsâr-i çon ḫorşîd-i âlemgerd
Bedin ḫûbî torâ âşûb-i dovrân mîtevân goften
Kitâbe an do ebrû-yi siyeh ber manzar-i ḫûbî
Cebînet şemse-yi ber tâk-i eyvân mîtevân goften
Edâ-yi nazm-i dilcûyet sedâyî dâred ey Bâkî
Ki û râ kût-i cân-i ehl-i irfân mîtevân goften
Derin moddet kesî dilşâd netvan yâften ḫod râ
Soḫen râ gerçi nâzukter zi Selmân mîtevân goften
Gözümüze ilkbahar bulutu demek mümkün
Yüzüne bahçeden, gülistandan kutlu demek mümkün
Lâl renkli, kanlı gözyaşlarımla ağlarken
Senin diyarına Bedahşan madeni demek mümkün
Âlemi dolaşan güneş yüzün yakıyor cihanı
Bu güzellikle sana çağı birbirine katan demek mümkün
İki kara kaşın güzellik seyir yerinin kitabesi
Alnına eyvan kemerinde şemse demek mümkün
Baki! Gönül alıcı şiirlerinin başka edası var
Onlara ariflerin can azığı demek mümkün
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
31
Şu zaman kimse mutlu bulmaz gönlünü
Gerçi sözü Selman’dan ince söylemek mümkün
GAZEL 7
Müfteilün Mefâilün Müfteilün Mefâilün
تا ز خیالِ من گذشت طلعتِ مه لقای من
مطلعِ آفتاب شد خاطرِ باصفای من
حسن و بهای روی تو باغ و بهارِ خرّمی
بلبلِ خوش نوای او طبعِ سخن سرای من
گشت بیمنِ عشقِ تو مُلکِ سخن مسخّرم
هست زبانِ نکته گو تیغِ جهانگشای من
تا برسید بر سرم ظلِّ ظلیلِ قامتت
سايه فکند بر فلک رايتِ کبريای من
خشتِ سرِ خُمِ میم آينهء سکندری
کهنه سفالِ میکده جامِ جهان نمای من
روزِ حساب جرمِ من بیشتر آيد از عدد
گرنه قلم زند قضا بر رقم خطای من
باقی از آنکه صورتِ حالِ منست بپیشِ او
پردهء عفو و مغفرت گر نکشند روای من
Tâ zi hiyâl-i men gozeşt tal’at-i mehlikâ-yi men
 PROF. DR. MEHMET KANAR
32
Matla’-i âfitâb şod ḫâtır-i bâsefâ-yi men
Husn u bihâ-yi rûy-i to bâg u behâr-i ḫorremî
Bolbol-i ḫoşnevâ-yi û tab’-i soḫenserâ-yi men
Geşt be yumn-i ‘aşk-i to molk-i soḫen musaḫḫarem
Hest zebân-i noktegû tîg-i cihângoşâ-yi men
Tâ beresîd ber serem zıll-i zalîl-i kâmetet
Sâye fikend ber felek râyet-i kibriyâ-yi men
Ḫişt-i ser-i ḫom-i meyem âyine-yi Sikenderî
Kohne sifâl-i meykede câm-i cihânnumâ-yi men
Rûz-i hisâb corm-i men bîşter âyed ez ‘aded
Gerne kalem zened kazâ ber rakam-i ḫatâ-yi men
Bâkî ez anki sûret-i hâl-i men est bepîş-i û
Perde-yi ‘afv u magfiret ger nekeşend revâ-yi men
Ay yüzünün parlaklığı geçince hayalimden
Güneşin doğuş yeri oldu safalı gönlüm
Yüzünün güzelliği kutluluk bahçesi, baharı
Onun şakıyan bülbülü benim şairlik gücüm
Aşkının uğuruyla ele geçirdim söz ülkesini
Dünyayı fetheden kılıç oldu esprili dilim
Başıma düştüğünden beri boyunun gölgesi
Feleğe gölge saldı ululuk sancağım
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
33
Mey küpünün kerpici İskender aynası gelir bana
Meyhanenin eski çanağı dünyayı gösteren kadehim
Kader af kalemini çekmese hatalarıma
Hesap günü haddinden fazla çıkar cürmüm
Baki! Onun önünde duruyor benim halim
Af, mağfiret perdesi çekilmezse, budur müstahakkım
GAZEL 8
Mef’ûlü Fâilâtü Mefâîlü Fâilün
مشکِ ختن بباد دهد خاکِ کوی تو
آتش زند بخرمنِ گل آبِ روی تو
در آرزوی جان منی من در اشتیاق
آخر هالک می کندم آرزوی تو
گردِ حريمِ تو گردد چو بیدالن
هر صبحدم نسیمِ گلستان ببوی تو
بگرفت راهِ کوی ترا آبِ چشمِ ما
تا هیچ کس مجال نیابد بسوی تو
باقی ببند زلفِ سیاهِ تو مبتالست
ای من اسیرِ سلسلهء تارِ موی تو
Moşk-i Ḫoten be bâd dehed ḫâk-i kûy-i to
Âteş zened be ḫarmen-i âb rûy-i to
 PROF. DR. MEHMET KANAR
34
Der ârizû-yi cân-i menî, men der iştiyâk
Âḫer helâk mîkonedem ârizû-yi to
Gird-i harîm-i kûy-i to gerded ço bîdilân
Her sobhdem nesîm-i golistân be bûy-i to
Bigrift râh-i kûy-i to râ âb-i çeşm-i mâ
Tâ hîç kes mecâl neyâbed be sûy-i to
Bâkî be bend-i zulf-i siyâh-i to mubtelâst
Ey men esîr-i silsile-yi târ-i mûy-i to
Hoten miskini havaya savurur sokağının toprağı
Gül harmanını ateşe verir yüzünün parlaklığı
Sen benim canımı istersin, ben iştiyak içinde
Seni arzulamak sonunda helâk edecek beni
Evinin çevresini dolanır âşıklar gibi
Senin için gülistandan esen meltem her sabah vakti
Akan gözyaşlarım kesti sana giden yolu
Sana gidecek yol bulamasın diye hiç biri
Siyah zülüflerinin bağına müpteladır Baki
Saçlarının zincirinde esir olduğum sevgili!
MESNEVİ 1
Feûlün Feûlün Feûlün Feul
شهنشاهِ دريادل و کانِ يسار
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
35
سلیمانِ ثانی شهِ جم وقار
خداوندِ فرمانروای جهان
شهِ تاجوَر فخرِ عثمانیان
سرافرازِ شاهانِ دولت قرين
شهِ دادگر دوارِ پاکدين
Şehenşâh-i deryâdil u kân-i yesâr
Soleymân-i sânî, şeh-i cemvekâr
Ḫodâvend-i fermânrevâ-yi cihân
Şeh-i tâcver, faḫr-i Osmâniyân
Sereferâz-i şâhân-i dovletkarîn
Şeh-i dâdger, dâver-i pâkdîn
Derya gönüllü şahlar şahı, zenginlik madeni
İkinci Süleyman, Cem vakarlı şah
Dünyada hükmü geçen efendi
Taç sahibi şah, Osmanlıların kıvancı
Devletli şahların yücesi
Adaletli şah, dini temiz hakim
MESNEVİ 2
Feûlün Feûlün Feûlün Feul
بفرمان دارندهء تاج بخش
رسیدش همه گنج و اورنگ رخش
 PROF. DR. MEHMET KANAR
36
جهاندار گشت و شهنشاه شد
فلک حشمت و آسمان جاه شد
ببام نهم قصرِ نیلوفری
شد آوازهء عدلِ اسکندری
Be fermân dârende-yi tâcbaḫş
Resîdeş heme genc u evreng-i raḫş
Cihândâr geşt u şehenşâh şod
Felekhaşmet u âsumâncâh şod
Be bâm-i nohom kasr-i nîlûferî
Şod âvâze-yi ‘adl-i İskenderî
Hükmeden, tac bağışlayan hükümdar
Geldi ona ışıl ışıl taht ile hazineler
Cihan sahibi, şahlar şahı oldu
Felek haşmetli, gök mertebeli oldu
Dokuzuncu kat gökte nilüfer rengi kasırda
Ünü yayıldı İskender gibi adaletiyle
MESNEVİ 3
Mefâîlün Mefâîlün Feûlün
جهان سلطنت خاقان اعظم
سلیم القلب سلطان مسلّم
نگه دارندهء ناموسِ شاهی
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
37
پناهِ عالمِ عالم پناهی
Cihânsaltanat, ḫâkân-i a’zam
Selîmü’l-kalb sultân-i müsellem
Nigeh dârende-yi nâmûs-i şâhî
Penâhâlem-i âlempenâhî
Dünyaya hükmedenr en büyük hakan
Yumuşak kalpli, sultan mı sultan
Şahlığın şerefini koruyan
Bütün âlemi himayesine alan
MESNEVİ 4
Feûlün Feûlün Feûlün Feûl
سالمی چو بارانِ فصلِ بهار
که بر فرقِ گل گشته گوهرنثار
چو شبنم که بر چهرهء گل چکد
ز گل بر سرِ زلف سنبل چکد
وز آنجا بباال کشد آفتاب
نسیمش معطّر کند نُه قباب
Selâmî ço bârân-i fasl-i behâr
Ki ber fark-i gul geşte govhernisâr
Ço şebnem ki ber çihre-yi gul çeked
Zi gul ber ser-i zulf-i sunbul çeked
Vezancâ be bâlâ keşed âfitâb
 PROF. DR. MEHMET KANAR
38
Nesîmeş mu’attar koned nuh kıbâb
Esenlikler! Bahar mevsimi yağmuru hani
Gül yapraklarına saçmış inci tanelerini
Şebnem gibi hani; damlar gülün yüzüne
Gülden damlar sümbülün zülüflerine
Çeker güneş oradan yukarılara
Rüzgâr dokuz kat gökyüzünü doldurur kokularla
TEK BEYİT 1
Mef’ûlü Fâilâtü Mefâîlü Fâilün
در زيرِ طاقِ گنبدِ اين چرخِ زودسیر
نايد بکار عاقبت اال دعای خیر
Der zîr-i tâk-i gonbed-i in çerḫ-i zûdseyr
Nâyed be kâr âkıbet illâ du’â-yi ḫeyr
Şu koşturan felek kümbetinin kemeri altında
Hayır duadan ötesi işe yaramaz sonunda
TEK BEYİT 2
Mefâilün Feilâtün Mefâilün Feilün
زهی بیادِ وصالِ تو تازه جان و جهانم
بیا که بی تو نیايد بچشم جان و جهانم
Zihî be yâd-i visâl-i to tâze cân u cihânem
Biyâ ki bîto neyâyed be çeşm cân u cihânem
BAKİ DİVANINDAKİ FARSÇA ŞİİRLER 
39
Sana kavuşmanın hatırasıyla canlanır, dünya olurum
N’olur gel! Sen yoksan canı, dünyayı görmez olurum
TEK BEYİT 3
Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün
ناله را در چنگِ غم پیوسته بر گردون کنم
يارب از دستِ غمِ هجران چه سازم ، چون کنم؟
Nâle râ der çeng-i gam peyveste ber gerdûn konem
Yârab ez dest-i gam-i hicrân çi sâzem, çon konem?
Gam çengeliyle daim feleğe asarım iniltimi
N’apayım, n’ideyim ayrılık gamından Yarabbi?
TEK BEYİT 4
Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün
ای غمِ زنجیرِ زلفت مايهء ديوانگی
خدمتِ خاکِ جنابت پايهء فرزانگی
Ey gam-i zencîr-i zolfet mâye-yi dîvângî
Ḫidmet-i ḫâk-i cenâbet pâye-yi ferzânegî
Zülüflerinin zincirinin gamını çekmek delilik sebebi
Bastığın toprakta yere kapanmak bilgelik payesi
TEK BEYİT 5
Mefâîlün Mefâîlün Feûlün
الهی رحمتِ يزدان کسی باد
 PROF. DR. MEHMET KANAR
40
و بالحمدی کند من بنده را ياد
İlâhî rahmet-i Yezdân kesî bâd
Vebi’l-hamdî koned men bende râ yâd
Hamdedip ben kulunu yâd ederse biri
İlahî rahmet onun üstüne yağsın Yarabbi
KAYNAKÇA
Bâkî Dîvânı, Tenkitli Basım, Dr. Sabahattin Küçük, Türk Dil Kurumu
Yayınları, İkinci baskı, Ankara, 2011.
Dîvân-i Ḫâce Şemseddin Muhammed Hâfiz-i Şîrâzî “kuddise sirruhu’l-
‘azîz”, be ihtimâm-i Muhammed-i Kazvînî ve Doktur Kâsım-i
Ganî, Kitâbfurûşî-yi Zuvvâr, çâp-i Sînâ, Tehran, 1320 hicrî şemsî,
1360 hicrî kamerî.
Hafız Divanı, Hafız-ı Şirazi, Farsçadan çeviren: Mehmet Kanar, c. I-II,
Ayrıntı, İstanbul 2011.

Konular